In the last twenty years, we have witnessed the rise of the new health conception. This new health conception, which has the feminization of health on its basis, puts the idea of "precaution is better than treatment" in the center. This new conception of health has constructed a very powerful tie with the global neoliberalism that has marked the last thirty years. Today' woman and health problematic has taken a completely opposite position to the women's health problematic presented by the feminist studies of 1970s. In the context of the new health conception masculinity has been defined as the barrier to the health. Because, the masculinity is a position of being free from illnesses, the discourse of "taking precautions before illnesses come" calls to women. As the responsible for both her own and family members' health, the woman has become the central bearer of the new conception of health. Defined as the feminine attitudes such as voluntarily seeing oneself fragile and vulnerable, supposing being under threat, and searching for help, are actually desirable attitudes both for men and woman, but in terms of the traditional gender roles, of course, these attitudes are closer to women. At this point, the issue of feminization of health or gendered worries of health has to be discussed. The feminization of health is put in place and popularized by the mediated world of production, reproduction and consumption. In this respect, the Doktorum TV show has been an enlightening example. This article examines the relationships between the new conception of health, gender and consumption through the Doktorum show with a critical perspective.
Son 20 yıldır, dünyada ve Türkiye'de sağlıkta yeni bir anlayışın yükselişine tanıklık etmekteyiz. Temelinde sağlığın cinsiyetlendirilmesi ya da sağlığın kadınsılaştırılması bulunan bu yeni sağlık anlayışı merkezine "önlem tedaviden daha iyidir" düşüncesini yerleştirmiştir. Bu anlayış neredeyse son otuz yıla damgasını vuran küresel neoliberalizmle son derece güçlü bir bağ kurmuştur. Günümüzün kadın ve sağlık problematiği 1970'lerde feminist araştırmaların ortaya koyduğu kadın sağlığı problemine tamamen karşıt bir konum üstlenmiştir. Yeni sağlık anlayışı bağlamında erillik sağlığın önünde bir bariyer olarak tanımlanmıştır. Erillik hastalıklardan muaf olma durumu olduğuna göre hastalık gelmeden önlem alma söylemi erkeğe değil kadına seslenir. Ailenin sağlığından ve bakımından sorumlu olarak kadın yeni sağlık anlayışının temel taşıyıcısı olmuştur. Kendini kırılgan ve incinebilir görmeye gönüllü olma, risk altında olduğunu varsayma ve yardım arama gibi dişil tutumlar hem kadın hem erkek için istenen tutumlardır, ancak geleneksel toplumsal cinsiyet rolleri açısından kuşkusuz kadına daha yakındır. Buradan hareketle, sağlığın kadınsılaştırılması ya da sağlığa dair endişelerin kadınsılaştırılması konusunun tartışılması gerekmektedir. Sağlığın kadınsılaştırılması medyanın üretim, yeniden üretim ve tüketim dünyasınca yerleştirilmekte ve yaygınlaştırılmaktadır. Bu noktada, kadın kuşağı olarak değerlendirilen gündüz saatlerinde yayınlanan Doktorum programı aydınlatıcı bir örnek oluşturmaktadır. Bu makale Doktorum programı üzerinden yeni sağlık anlayışı, toplumsal cinsiyet ve tüketim ilişkisini eleştirel bir duruşla irdeleyecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2011 |
Gönderilme Tarihi | 6 Şubat 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 Cilt: 14 Sayı: 2 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.
Sosyoloji Araştırmaları Dergisi / Journal of Sociological Research
SAD / JSR