We examine women's rights and freedoms using a comprehensive framework that includes all races, ethnicities, and socioeconomic categories, and is based on a systematic, conceptual, and theoretical approach. However, during the late nineteenth and early twentieth centuries, it was difficult to speak of a so well-established and comprehensive feminist movement. Furthermore, apart from many quantitative constraints such as restricted movement and the necessity for dependable and unbiased dissemination of knowledge across diverse nations, social strata, ethnicities, and genders, the orientalist viewpoint of the Western world has influenced the quality of feminist literature. Some major Western studies on women have portrayed Turkish women in a negative light, suggesting that they are oblivious to feminist principles. However, upon retrospective examination of British, American, and Turkish literary works created in the late nineteenth and early twentieth centuries, it becomes evident that each society has exhibited analogous quests for woman’s rights and freedoms. The purpose of this article is to show collectivity of women's experiences regardless of race, socioeconomic class, or ethnicity, and to demonstrate that women's experiences, which are obscured by male-dominated discourse and orientalist perspectives, are similar in areas such as education, work right, representaation and violence, spanning from the past to the present. Accordingly, this article provides a comparative examination of three feminist literary works, "When the Door Opened_” (1908) by Sarah Grand, “The Yellow Wallpaper” (1892) by Charlotte Perkins Gilman and “For May 1” (1923) by Yasar Nezihe Bukulmez.
Orientalism Feminism “When the Door Opened” “The Yellow Wallpaper” “For May 1” Mary Wollstonecraft.
Günümüzde sosyoekonomik sınıfların yanı sıra tüm ırk ve etnik grupları kapsayan geniş bir çerçeveden yararlanarak kadın hak ve özgürlüklerini metodik, kavramsal ve teorik bir yaklaşımla araştırmaktayız. Ancak, on dokuzuncu yüzyılın sonları ve yirminci yüzyılın başlarında, bu kadar köklü ve kapsamlı bir feminist hareketten bahsetmek zordu. Bununla birlikte, bilginin çeşitli uluslara, sosyal katmanlara, etnik kökenlere ve cinsiyetlere güvenilir ve tarafsız bir şekilde yayılması zorluğu gibi birçok nicel kısıtlamanın yanı sıra, Batı dünyasının oryantalist bakış açısı feminist çalışmaların kalitesini etkilemiştir. Batıda kadınlarla ilgili bazı önemli araştırmalar Doğulu/Türk kadınlarını olumsuz bir şekilde tasvir etmiş ve onların feminist ilkelerden habersiz olduklarını öne sürmüştür. Ancak on dokuzuncu yüzyılın sonlarında ve yirminci yüzyılın başlarında üretilen İngiliz, Amerikan ve Türk edebiyat eserleri geriye dönük olarak incelendiğinde, her toplumun kadın hak ve özgürlükleri konusunda benzer arayışlar sergilediği ortaya çıkmıştır. Bu makalenin amacı, ırk, sosyoekonomik sınıf veya etnik kökene bakılmaksızın kadınların deneyimlerinin kolektivitesini göstermek ve erkek egemen söylem ve oryantalist bakış açılarıyla gölgelenen kadın deneyimlerinin eğitim, çalışma hakkı, temsil ve şiddet gibi alanlarda benzer olduğunu göstermektir. Bu doğrultuda bu makale, Sarah Grand'ın Duygusal Anlar (1908), Charlotte Perkins Gilman'ın “Sarı Duvar Kağıdı” (1892) ve Yaşar Nezihe Bükümez'in “1 Mayıs İçin” (1923) adlı üç feminist edebiyat eserinin karşılaştırmalı bir incelemesini sunmaktadır.
Oryantalizm Feminizm “Kapı Açıldığında” “Sarı Duvar Kağıdı” “1 Mayıs İçin” Mary Wollstonecraft.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Comparative and Transnational Literature |
Journal Section | EDEBİYAT / ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2024 |
Submission Date | August 29, 2024 |
Acceptance Date | December 27, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.