Küresel ve ulusal ölçekte, mevcut sosyoekonomik sorunları derinleştiren ve tekrarlayan ekonomik-finansal, sosyal krizler ve sağlık krizleri çağında yaşamaktayız. Diğer küresel kriz süreçlerinde gözlemlediği gibi Covid-19 salgınının neden olduğu ekonomik durgunluk, gelir kaybı ve istihdam krizi neticesinde de yoksulluğun önemli oranda arttığı belirtilmektedir. Ayrıca, yapılan araştırmalarda artan yoksulluğa karşı kapsayıcı ve etkili sosyal transferlere olan ihtiyaca dikkat çekilmektedir. Bu durum, sosyal transferlerin dinamiklerinin ve etkinliğinin sorgulanmasını gerektirmektedir. Mevcut çalışma Türkiye’de sosyal transferlerin etkinliğini ve yoksulluk üzerine olan etkisini Gelir ve Yaşam Koşulları Anketleri verilerini kullanarak araştırmaktadır. Çalışmanın bulguları sosyal transferlerin yoksulluğu azaltıcı etkisinin 2006-2018 yılları arasında yüzde 6’dan yüzde 19’a yükseldiğini ortaya çıkarmaktadır. Bu belirgin iyileşmeye rağmen AB-28 ülkelerine kıyasla Türkiye’de sosyal transferlerin görece ve yeterince etkin olmadığı tespit edilmiştir. Tüm sosyal transferlerin yüzde 91’ini oluşturan prime dayalı emeklilik, dul-yetim aylıklarına yoksulların sadece yüzde 7’si ulaşabilmektedir. Bu duruma yoksullar arasında istihdam oranının düşük ve kayıt dışı çalışmanın yaygın olması neden olmaktadır. Uzun vadede işgücüne katılımı ve istihdamı artıracak, kayıt dışılığı azaltacak politikalar yoksulluğu azaltacaktır. Fakat krizler sonucu artması beklenen yoksulluğa karşı kısa vadede ve ivedilikle cevap verebilmek için primsiz sistemdeki transferlerin (ayni ve nakdi sosyal yardımlar, konut, çocuk yardımları gibi) kapsamını artıracak politikalar uygulanmalıdır. Nitekim yoksulların sosyal transferlere erişimi arttıkça yoksulluk oranın azaldığı tespit edilmiştir.
We live in an age of the recurrent economic-financial, social and health crisis that deepen socioeconomic problems at global and national levels. Currently, it is stated that the economic recession, income loss and employment crisis caused by the Covid-19 would increase poverty as observed in previous global crisis processes. Besides, studies highlight the need for inclusive and effective social transfers to fight against increasing poverty. This situation requires the questioning of the dynamics and the effectiveness of social transfers. This study examines the effectiveness of social transfers and their role in reducing poverty in Turkey using the data from the Turkish Income and Living Conditions Surveys. Our findings reveal that the poverty-reducing impact of social transfers has increased from 6 percent to 19 percent during the period 2006-2018. Despite this significant improvement, social transfers in Turkey are found not to be relatively and sufficiently effective compared to EU-28 countries. Only 7 percent of poor individuals can access to premium-based social transfers, including retirement and widow’s/orphan’s pensions that constitute 91 percent of all social transfers. This situation results from low employment rate and widespread informal employment among the poor. In the long run, policies aiming at increasing labor force participation and employment rates and decreasing informality might reduce poverty. However, in order to deal with the increasing poverty caused by crisis in the short-run, policies aiming at increasing the scope of the transfers in the non-premium system (such as in-kind and cash social assistance, housing, child benefits) should be implemented. In fact, we find that the poverty rate decreases as the access of the poor to social transfers increases.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | March 17, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 22 Issue: 54 |