Tarihi Hasankeyf yerleşimi Ilısu Barajı gölü su seviyesinden etkilenmiştir. Baraj gölü alanında bulunan kültür varlıkları, suyun aşındırıcı etkisi, su basıncı ve dip akıntıları nedeniyle tahrip olduğundan kendi özgü durumları değerlendirilerek korunmaları için en uygun yöntemler belirlenmektedir. Yeni Hasankeyf ilçesinde Kültürel Yarımadada oluşturulan Arkeopark, Tarihi Hasankeyf ilçesindeki anıtların taşınması ya da bir örneğinin inşasının yapılması yöntemlerine dayalı olarak, özgün konumlarındaki doku ilişkilerine göre tasarlanmıştır. Bu tasarımla, toplum ve kent belleğinde yer alan anıtların varlığını sürdürmesi ve kültürel süreklilikte oluşan kırılma etkisinin azaltılması hedeflenmiştir. Hasankeyf ilçesinde Aşağı Şehir'de bulunan sudan doğrudan etkilenen bazı kültür varlıklarının korunmaları için strüktürel bütüncül taşıma yöntemi uygulanarak yeni konumlarına nakledilmiştir. Sudan doğrudan etkilenen Süleyman Han Külliyesini oluşturan yapı topluluğunda ise yapım tekniği ve malzeme özellikleri nedeniyle, gömü ortamı oluşturularak gelecekte tekrar ortaya çıkarılacağı güne kadar in situ olarak korunmalarına yönelik çözümler üretilmiştir. Bu kapsamda; külliyenin alçı kubbesi, kesme taştan inşa edilmiş olan çeşme ve avlu kapısı bloklara ayırarak, minaresi ise birim elamanlarına ayırarak taşıma yöntemiyle yeni Hasankeyf ilçesine taşınmıştır. Arkeoparkta özgün malzeme ve yapım tekniği kullanılarak yeniden bir örneği inşa edilen Süleyman Han Külliyesine yerleştirilmiştir. Bu çalışma ile gelecekteki koruma çalışmaları için Süleyman Han Külliyesine bilgi kaynağı oluşturulurken, yenilemez bir kaynak olarak kültürel mirasın korunması ve kültürel süreklilik üzerinde bayındırlık faaliyetlerinin oluşturduğu etkilerin azaltılmasına yönelik çabalara dikkat çekilerek, bu tür projelerin planlamasında farkındalık yaratılması da hedeflenmektedir.
The historical settlement of Hasankeyf has been affected by the water level of the Ilısu Dam reservoir. Cultural assets within the reservoir area have been damaged due to the erosive effect of water, water pressure, and bottom currents. Therefore, specific methods are being identified to assess their unique conditions and determine the most suitable ways to preserve them. The ArchaeoPark, established on the Cultural Peninsula in the new district of Hasankeyf, has been designed based on methods involving the relocation or construction of replicas of monuments in the historical Hasankeyf district, considering the original contextual relationships in their locations. With this design, the aim is to ensure the conservation of monuments embedded in the societal and urban memory, and to minimize the impact of disruptions in cultural continuity. In the Lower Town of Hasankeyf, where direct impact from water is present, a structural and integral relocation method has been employed to move certain cultural assets to new locations for their conservation. Within the architectural complex constituting the Süleyman Han Külliye, directly affected by water, solutions have been devised for their in-situ conservation, creating a burial environment, owing to the construction technique and material characteristics, until they are unearthed again in the future. In this context, the plaster dome of the complex, the fountain constructed from cut stone, and the courtyard gate were transported to the new district of Hasankeyf by dividing them into blocks, while the minaret was moved by separating its unit elements. These components were then integrated into the reconstructed Süleyman Han Külliye in the ArchaeoPark using original materials and construction techniques. The original plaster dome, on the other hand, is exhibited in the area created by covering the inner courtyard of the Hasankeyf Museum. The creation of a burial environment (fill layers) to protect a monumental structure represents a rare and unusual practice. To prevent deformations that may arise due to water pressure on the enclosed space and settlements caused by moisture in the fill, a Tumulus was formed by external and internal filling. This Tumulus, positioned on concrete supports, was encapsulated, and safeguarded with a shell made of glass fiber-reinforced concrete, ensuring protection. This study focuses on the in-situ conservation of the Süleyman Han Külliye and its remains, which are directly affected by the Ilısu Dam, to ensure their continued existence in the future. The aim is to construct an example of the Külliye in the ArchaeoPark, preserving the unique architecture and construction traditions specific to the region. In creating a reference point for future conservation efforts on the Süleyman Han Külliye, emphasis is placed on the role of cultural heritage as an irreplaceable resource, aiming to mitigate the impacts of development activities on cultural continuity. The intention is to raise awareness in the planning of such projects and contribute to efforts in preserving cultural heritage and minimizing the effects of development activities on cultural sustainability.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | History of Architecture |
Journal Section | RESEARCH |
Authors | |
Publication Date | August 22, 2024 |
Submission Date | December 11, 2023 |
Acceptance Date | March 27, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 33 Issue: 1 |