Tanzimat’tan bu yana kültür – sanat çevrelerinin gündeminden düşmeyen “ulusallık / evrensellik” tartışmaları, genellikle “batılılaşma / öze dönüş/ halka inmek” gibi söylemler etrafında ele alınmıştır. Kavramın içeriği, yüklendiği anlam; dönemlere, düşünürlerin / sanatçıların/ eleştirmen ve yazarların sosyo – kültürel, siyasi ve tarih anlayışlarına göre farklılıklar göstermiş, bir sanat yapıtının “ulusal” ya da “evrensel” oluşu belli değerlerle açıklanmaya çalışılmıştır Tartışmaların temelinde çoğu zaman sanat yapıtının özgünlüğü, çağcıllığı, kalıcılığı ve temsil gücü göz önünde bulundurulmuş, buna göre sanatçının bir yandan ulusal kimliğini koruması, bir yandan da evrensel olanı yakalaması beklenmiştir. Sorun, bu ikili durumun ön koşullarını / gerçekleşme olanaklarını belirleme ve ortak bir noktada buluşma güçlüğünde ortaya çıkmıştır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Şubat 2008 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Cilt: 2008 Sayı: 17 |
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi