Bu çalışma Ebu’l-Fazl Mehmed Efendi’nin tasavvufî eserlerinde, XVI. yüzyıl Osmanlı coğrafyasında meydana gelen manevî yozlaşmanın/bozulmanın müsebbibi olan avâm, şeyh ve fakîhlere yönelttiği eleştirileri konu edinmektedir. Tasavvufî düşüncenin gelişimine paralel olarak bu ilmin kurucuları ve muhakkik sûfîler, tasavvuf adı altında tedavüle sokulan fakat Kur’an ve sünnete uygun olmayan düşüncelere/uygulamalara ve bunların temsilcilerine yönelik tenkitler getirmişlerdir. Bu eleştiri kültürü XVI. yüzyılda dönemin önemli tarihçileri arasında yer alan İdrîs-i Bitlisî’nin (ö. 926/1520) oğlu Mehmed Efendi’nin eserlerinde de devam etmiştir. Müellifin tasavvufa dair Fusûlü ma‘rifeti’t-telbîs ve usûlü’t-temyîz beyne’t-tasavvuf ve’t-tedlîs ve Ta‘rîfu’t-telbîs ve teb‘îdü’l-İblîs isimli iki eserinin olduğu bilinmekle birlikte bu eserlerin müellife nispeti hususunda kaynaklarda ve bazı araştırmalarda farklı bilgilerin bulunması dikkat çekicidir. Tarihçi ve edebî kimliğinin yanında aynı zamanda bir sûfî olan Mehmed Efendi, yaşadığı dönemdeki manevî/tasavvufî bozulmanın sebepleri bağlamında avâm, şeyh/müteşeyyih ve âlim/fakîh gibi dini/tasavvufu temsil eden zümreleri tenkit etmiş; klasik tasavvuf metinlerini referans alarak mezkûr kavramlar etrafında ortaya çıkan problemleri tespit ve tashihe yönelik izahlarda bulunmuştur. Çalışmada Mehmed Efendi’nin yukarıda ifade edilen kavramlar etrafındaki tenkit ve tashihleri içerik analizi yöntemiyle tespit edilmeye çalışılmış, risalelerindeki referansları dikkate alınarak bu eserlerin iç tenkit geleneğindeki yerine dair bazı tespitlerde bulunulmuştur. Ayrıca daha önce herhangi bir akademik çalışmaya detaylı şekilde konu olmadığı görülen bu iki eserin müellife nispeti sorunu, çalışmanın tali problemi olarak incelenmiştir. Müellifin hayatı başka çalışmalarda ayrıntılı şekilde ele alındığından burada tekrarına lüzum görülmemiştir. Herhangi bir tarikat, şeyh ve âlim ismi zikretmeyen Mehmed Efendi’nin; avâmın tasavvuf anlayışı, müteşeyyihlerin çoğalması ve fakîhlerin temsil ve ilgisizlik problemleri ile tasavvufî anlayışın/yapının giderek bozulması arasında güçlü bir ilişki olduğu kanaatini taşıdığı sonucuna ulaşılmıştır. Çalışma, şeyh ve fakîh gibi dinin/tasavvufun göz önündeki temsilcileri üzerinden manevî yozlaşmaya dair Mehmed Efendi’nin eleştirilerini günümüze taşımakla birlikte, günümüzde de tasavvuf kisvesi altında tedavüle sokulan düşünce, ahlâk ve pratiklere yönelik varlığını sürdüren tasavvufî tartışmalara getirilebilecek çözüm önerilerine ışık tutmaktadır.
This study focuses on Abu’l-Fadl Mehmed Efendi's criticisms against the common people (awām), sheikhs, and jurists (faqīhs) in his sufi works as a perpetrator of the spiritual degeneration/degeneration that occurred in the Ottoman geography in the 16th century. Parallel to the development of Sufi thought, the founders of this science and verifier (muhaqqiq) sufis criticized the thoughts/practices and their representatives that were not in accordance with the Qur'an and sunnah, which were put into circulation under the name of Sufism. This culture of criticism continued in the works of Mehmed Efendi, the son of Idrīs al-Bitlisī (d. 926/1520), who was one of the most important historians of the period in the 16th century. Although it is known that the author wrote two works on Sufism, Fusūl mārifat al-telbīs wa usūl al-tamyīz beyne al-tasawwuf wa al-tedlīs and Tarīf al-telbīs wa teb'îd al-Iblīs, it is noteworthy that there is different information about the attribution of these works to the author in sources and studies. Mehmed Efendi, who was a Sufi as well as a historian and a literary figure, criticized the figures representing religion/Sufism such as awām, sheikh/mutashayyikh and scholar/faqīh in the context of the causes of spiritual/Sufi degeneration in his time, and made explanations to correct the problems arising around these concepts with reference to classical Sufi texts. Since the life of the author has been discussed in other studies, it is not necessary to repeat it here. In the study, Mehmed Efendi’s criticisms and corrections around the above-mentioned concepts were tried to be identified by the content analysis method, and some determinations were made about the place of these works in the tradition of internal criticism by taking into account the references in his treatises. In addition, the question of the attribution of these two works to the author, which has not been the subject of any academic study in detail before, has been examined as a secondary problem of the study. Since the author's life has been dealt with in detail in other studies, it is not necessary to repeat it here. It was concluded that Mehmed Efendi, who did not mention the names of any tarīqa, sheikh or fakīh, was of the opinion that there was a strong relationship between the understanding of Sufism by the awām, the proliferation of pseudo-sheikhs (mutashayyikhs) and the problems of representation and indifference of faqīhs and the gradual deterioration of the Sufi understanding/structure. The study brings Mehmed Efendi’s criticisms of spiritual degeneration through the prominent representatives of religion/Sufism such as sheikhs and faqīhs to the present day and sheds light on the solutions that can be offered to the ongoing Sufi debates regarding the thoughts, morals and practices that are put into circulation under the guise of Sufism today.
Sufism Abu’l-Fadl Mehmed Efendi inner criticism common people (awām) sheikh jurist (faqīh).
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sufism |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2024 |
Submission Date | July 5, 2024 |
Acceptance Date | December 17, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 17 |