The
current situation in post-conflict zones illustrate that liberal statebuilding
policies as well as critical perspectives are inadequate to build sustainable
and viable alternatives. Critical concepts - such as hybridity, everyday peace
and local-centred- as well as the liberal peace thesis, have become a kind of
orthodoxy in the literature. Although these critical concepts offer alternative
human-centric solutions, in most conflict zones they seem inapplicable due to
harsh and violent socio-political and economic conditions. This article makes
an in-depth analysis of the Liberal Peace Theory as the facilitator of
contemporary peacebuilding experiences and justification of the liberal
interventions. The paper aims to illustrate the necessity of a contingency
approach which considers the contextual differences of various post-conflict
zones. This contingency approach rejects the orthodoxy of the liberal peace
theory and its justifications as well as its criticisms having hegemonic
perspectives in the literature.
Çatışma-sonrası bölgelerde yaşanmakta olan olumsuz durumlar,
liberal devlet inşası politikalarının olduğu kadar bunların eleştirilerinin de
uygulanabilir ve sürdürülebilir çözümler üretilmesi konusundaki
yetersizliklerini ortaya koymaktadır. Hibrit çözümler, gündelik barış ve yerel
merkezli yaklaşımlar gibi eleştirel konseptlerö liberal barış teorisi gibi
literatürde bir .eşit ortodoksi haline gelmiştir. Bu eleştirel konseptler insan
merkezli çözümler öneriyor olsalar da, ağır ve şiddetin yoğun olarak yaşandığı
sosyo-politik ve ekonomik şartlar nedeniyle bir çok çatışma-sonrası alanda
uygulanabilir görünmemektedir. Bu makale, günümüz barışinşası deneyimlerinin temel
dayanağı ve liberal müdehalelerin meşrulaştırıcısı olan Liberal Barış
Teorisinin derinlemesine bir analizini yapmaktadır. Çalışmada, çatışma-sonrası
alanların yapısal farklılıklarını dikkate alan durumsal bir yaklaşımın
gerekliliğini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu durumsal yaklaşım, liberal
barış terosisi ve onu meşrulaştırmaya yönelik yaklaşımlar kadar literatürde
hegemonik hale gelen eleştirel yaklaşımların ortodoksisini de reddetmektedir.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Political Science |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 31, 2017 |
Submission Date | August 13, 2017 |
Acceptance Date | October 19, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 17 Issue: 34 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.