Öz
Şairler ve sultanlar arasında bir ilişki hep olagelmiştir. Sultanlar isimlerinin şiirlerle dilden dile dolaşmasını isterken şairler de çeşitli açılardan himaye edilmek arzusuyla devlet adamlarına kasideler sunmuşlardır. Bunun bir tezahürü olarak II. Abdülhamid için de medhiyeler yazılmış ve bu şiirlerin bir kısmı dönemin gazetelerinden Hanımlara Mahsus Gazete'de yayımlanmıştır.
Muhalif rüzgârların bolca estiği bir ortamda II. Abdülhamid taraftarı bir yayın seyri izleyen Hanımlara Mahsus Gazete, sultanın cülûs yıldönümüne denk gelen günlerde ilk sayfası Osmanlı arması ile çıkmış ve kadın şairlerin onun için yazdığı cülûsiyyelere yer vermiştir. Bu cülûsiyyelerde kadın şairler II. Abdülhamid için hayır dualar etmişler ve onun döneminde yaşıyor olmaktan duydukları mutluluğu dile getirmişlerdir. Padişahın adaleti, merhameti ve ilme verdiği önem üzerinde durmuşlar ve kızların onun devrinde okuyabildiklerini hatta kendilerinin onun sayesinde yazabildiklerini söylemişlerdir.
Fatma Aliye, Emine Semiye, Yaşar Nezihe, Nigar Hanım gibi döneminin birçok aydın ismine zemin hazırlayan Hanımlara Mahsus Gazete 1895-1908 yılları arasında yayın faaliyetini kesintisiz sürdürmüş ve II. Meşrutiyet sonrası yayın hayatı sona ermiştir. Gazete yayınladığı cülûsiyyelerle yüzyıllardır süren bir geleneği devam ettirmiş, divan şiirinin bu son demlerinde kadim zamanlardan bir sedayı kubbemize bırakmıştır. Gazetedeki bu şiirler Abdülhamid dönemine ışık tutması ve devrinin, özellikle kadın edebiyatçılarının ona bakış açılarını sunması açısından da önemlidir