Abstract
Mondros Mütarekesi’nin ardından Anadolu’nun işgal edilmeye başlanmasıyla birlikte direnme amacıyla silahlı halk kuvvetlerinden milis örgütü Kuvâ-yı Milliye oluşturulmuştur. Yunan ordusu ve işgal kuvvetlerinin Anadolu içlerine doğru ilerleyişine karşı cephe oluşturmaya çalışan gönüllü, zeybek, efe, maceracı, komiteci, terhis edilmiş Osmanlı birliklerinin subaylarından vs. oluşan bu örgütün iaşesi için cepheye gitmeyen zenginlerden para toplanması veya parası olup ta vermeyenlerden zorla alınması, Milli Mücadele karşıtlarının memleketlerini terk ederek başkent İstanbul’a kaçışlarının gerekçesini oluşturmuştur. Milli Mücadeleyi padişaha karşı bir başkaldırı olarak gören ve bu nedenle Kuvâ-yı Milliyecilerin cezalandırılmalarını öngören padişah iradesiyle şeyhülislam fetvasının gereğini yerine getirmek için basın, yayın, propaganda, silahlı eylem ve halkı Kuvâ-yı Milliye’ye karşı ayaklanmaya çağırma yoluyla Milli Mücadele aleyhinde faaliyet gösteren aralarında din adamı, naip, tüccar, memur, esnaf, çiftçi vs. gibi kişilerin bulunduğu yüzlerce Anadolu insanı, Kuvâ-yı Milliye tarafından cezalandırıldıkları, tehdit edildikleri veya cezalandırılacakları gerekçesiyle Anadolu şehirlerinden başkente göç etmişlerdir.
Kurtuluş çaresini milli irade ve milli egemenlik yerine, siyasi olarak çökmüş saltanatla, İslam dünyasındaki etki gücünü ve saygınlığını kaybetmiş hilafet makamının devamında ve bunların önerdiği siyasi çözümde gören Kuvâ-yı Milliye düşmanları, İstanbul hükümetinden nakdi yardım ve barınma talebinde bulunmuşlardır. Tahkik-i Hüviyet Masası Komiserliği tarafından haklarında gerekli araştırma yapıldıktan sonra bunlara Masârif-i Gayrı Melhûze Tertibinden günlük veya aylık olarak nakdi yardım yapılmış, memleketlerinde emlaki olanlara da borç olarak aylık ödenmiştir. Ev ve işyerlerinin yağmalandığı gerekçesiyle hane ve sermaye talep edenlerin istekleri ise genellikle kabul edilmemiştir.
İstanbul’daki medrese, han, otel, kahvehane, pavyon ve bazı kulüplere yerleştirilen Milli Mücadele kaçaklarının yiyecek ve barınma sorunlarıyla Polis Müdüriyeti ilgilenmiş, memleketlerine dönmek isteyenlerin yol ücretleri de ödenmiştir. Kaçaklardan bir kısmı yardımların hükümet tarafından kesilmesi üzerine memleketlerine erken dönmek zorunda kalmış, bazıları da yaşamlarını sürdürmeye devam etmişlerdir.
Bu makalede, Kuvâ-yı Milliye baskısı gerekçesiyle veya Milli Mücadele’ye olan düşmanlıkları nedeniyle İstanbul’a kaçanların kaçış gerekçeleri, geldikleri memleketler, İstanbul hükümetlerinin ayni ve nakdi yardımları, iskân mekânları hakkında elde edilecek bilgi ve bulgular analiz edildikten sonra bu kaçışların Milli Mücadele ve Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki anlamı yorumlanıp değerlendirilecektir