The Constitutional Court of Turkey CCT stands out as a representative sample of state and society, with respect to perplexities pertaining to identity and mentality. Owing to its secondary position before politics, the intellectual and cultural paradoxes of this vital organ of the higher judiciary become all the more evident. Not surprisingly, the CCT has never managed to develop authentic, disinterested, and principle-based approaches. On the contrary, its stance and decisions are predominantly shaped and re-shaped by temporary events and non-legal factors.The unstable and conflictual nature of the CCT is mainly due to conservatism. Not only a particular type of conservatism, namely the Kemalist, formed the foundations of the CCT, but also due to clashing conservatisms of divergent social groups, conservative disposition is a common trend in political discourse in Turkey. It is thus not surprising that the CCT, too, perpetually displays conservative character. Against this tendency, however, arise forces of liberalism, thanks to domestic diversity and international actors such as the European Court of Human Rights. As a result, the CCT evolves into an institution with a superficial and erratic liberal attitude aimed at masking the deep conservative obsessions that constrain it. Even though the CCT has always adopted a policy of denial in the face of serious legal problems in Turkey, and given rise to “image” as the prime concern, its undemocratic inward facet could not be hidden nonetheless, thanks to meagre legal reasoning in its decisions and public debates about the modus operandi of the CCT. Now, the new president Zühtü Arslan is challenged by the same old question of transparency and resolution between image and reality. Arslan, a former professor of constitutional law and an expert on human rights, is well-versed in liberal theory. Yet his biography suggests reasons for anticipating conservative attitudes from him such as quietism and conformism. He now has to choose between bravely addressing the CCT’s torn and unreliable culture or even more effectively concealing its contradictions by his intellectual strength.This essay offers an in-depth analysis of the conservative-liberal paradox of the CCT, and attempts to evaluate the new administration’s potential to overcome it
Constitutional Court of Turkey Conservatism Liberalism Realism Legal Politics Zühtü Arslan
Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi AYM , sergilediği kimlik ve vizyon muğlaklığıyla devletin ve toplumun bir özetidir. AYM’nin bir yüksek yargı organı olarak içinde bulunduğu kültür ve zihniyet açmazları, siyasetin ritmi karşısındaki doğrudandolaylı ikincil pozisyonu nedeniyle büsbütün aşikar olmaktadır. AYM; özgün, ilkesel, günceli aşan, yereli soğukkanlılıkla anlamlandıran bir söylem geliştirememiş, konjonktür baskısından kurtulamamıştır. AYM’nin çelişkili tutumunun altında, kuruluşundan beri kurumun bir tür muhafazakarlık içinde konumlanması yatmaktadır. Toplumun çatışan taraflarının farklı muhtevaları muhafazakarca öne sürdüğü ve aslında bir bütün olarak siyasi alanın muhafazakarlıkla dolu olduğu düşünüldüğünde AYM’yi yönlendiren davranış psikolojisinin de aynı mahiyette olması doğaldır. Öte yandan AYM, toplumsal çeşitliliği ve uluslararası faktörleri dikkate alarak liberal görüntüler vermek zorundadır. Bu açmaz içinde AYM, tıkanıklıkları saklamaya matuf, derinliksiz ve istikrarsız bir liberalizme sürüklenmektedir.İdeolojiler üstü muhafazakar reflekslerde birleşen mahkeme yetkilileri nedeniyle AYM’nin tarihi boyunca imaja ağırlık verdiği ve köklü hukuk sorunlarına çözüm getiremediği söylenebilir. Zühtü Arslan başkanlığındaki AYM de aynı kronik sorunla karşı karşıyadır. Tek farkla ki Arslan’ın mesleki birikimi ve liberal teoriye vukufu ona daha esaslı bir seçim yaptıracaktır: Arslan ya AYM’nin kimlik, kültür, söylem ve eylem ikilemlerini çözümlemek yolunda cesur adımlar atacak ya da bu ikilemleri akademik donanımı ve farkındalığı sayesinde daha ustaca gizleyip derinleştirecektir.Bu çalışmada, AYM’nin en belirleyici yargısal tutum problemi olarak gördüğümüz muhafazakar-liberal ikilemi anlamlandırılmakta ve bu problemi yakın gelecekte çözme potansiyeli değerlendirilmektedir
Anayasa Mahkemesi Muhafazakar Liberal Realizm Hukuk Politikası Zühtü Arslan
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Temmuz 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 27 |