Tefsir literatüründe ortaya çıkan ihtilaflar, erken dönemden itibaren bir sorun olarak fark edilmiş ve metodolojik değerlendirmelere konu olmuştur. Tefsir eserlerinde görülen bu değerlendirmeler daha sonra müstakil usul eserlerine taşınmıştır. İlgili değerlendirmelerde özellikle birbiriyle uyumlu olduğu kabul edilebilir ihtilaflar, lafızların kapsamlılığına ve Kur’an’ın i‘câzı gereği çok anlamlılığına atıf yapılarak temellendirilmiştir. Tefsirde ihtilaf meselesi çözümlenirken Süfyân b. Uyeyne, İbn Râhûye, İbn Kuteybe, Mâtürîdî, Mâverdî, Tûfî ve İbn Teymiyye gibi müfessirlerin görüşlerinden bahsedilebilse de bu bağlamda Taberî ve İbn Atıyye’nin ayrıcalıklı bir yeri vardır. Nitekim tefsirde bazı ihtilafları birbiriyle uyumlu kabul etme Taberî ve İbn Atıyye tefsirlerinde yöntemsel bir tavır olarak ortaya çıktığından makalede özellikle Taberî ve İbn Atıyye’nin tefsirlerindeki örnekler incelenmektedir. Araştırma farklı tefsirlerin bir arada nasıl değerlendirilebileceği ve ihtilafların tefsir usulünde hangi metotlarla giderilebileceği sorularına odaklanmaktadır. Bu kapsamda, Kur’an lafızlarının çok yönlü anlam potansiyeli üzerinde durulmuş, birden fazla yorumun uyumlu bir şekilde nasıl ele alınabileceği sorgulanmıştır. Tespit edilen veriler tefsirde ihtilafların zenginlik olarak kabul edilmesi gerektiği fikrini ve çoğulcu bir perspektifin imkanını gösterdiği gibi çalışmada bu yaklaşımların metodolojik zeminindeki sorunlar da kritik edilmiştir. Bu bağlamda tefsir ihtilaflarının yapıcı bir şekilde ele alınması, Kur’an’ın anlam dünyasını genişletmekte ve çağdaş araştırmalara ilham vermektedir. Araştırma tefsir literatüründeki ihtilafları kavramak ve çözmek için kullanılan geleneksel yöntemleri açığa çıkararak, bu yöntemlerin çağdaş tefsir usulüne nasıl katkı sağlayabileceğine dair ipuçları sunmaktadır. Bu doğrultuda araştırmada Taberî ve İbn Atıyye’nin tefsirlerinden örnekler alınarak, betimleyici ve karşılaştırmalı bir analiz yöntemi takip edilmiştir.
إن الاخلافات التي ظهرت في أدبيات التفسير قد أُدركت كإشكالية منذ العصر المبكر، وأصبحت موضوعًا لتقييمات منهجية. وقد نُقلت هذه التقييمات التي ظهرت في كتب التفسير لاحقًا إلى كتب أصول مستقلة. وفي التقييمات، الاختلافات التي يمكن قبولها على أنها متفقة مع بعضها البعض مسوّغة بالرجوع إلى شمول الألفاظ وتعدد معاني القرآن بسبب إعجازه. وبينما يمكن الإشارة إلى مفسرين مثل سفيان بن عيينة، وابن راهويه، وابن قتيبة، والماوردي، والطوفي، وابن تيمية عند معالجة مسألة الاختلاف في التفسير، فإن للطبري وابن عطية مكانة متميزة في هذا السياق. فبما أن قبول بعض الاخلافات في التفسير كاخلافات متوافقة يظهر كموقف منهجي في تفسير الطبري وابن عطية، فقد تم في هذه المقالة دراسة أمثلة من تفسير الطبري وابن عطية تحديدًا. وتركز الدراسة على سؤال كيفية تقييم التفسيرات المختلفة معًا، والأساليب التي يمكن بها معالجة الاخلافات في أصول التفسير. وفي هذا السياق، تم التركيز على الإمكانيات المتعددة لمعاني ألفاظ القرآن، وتم البحث في كيفية تناول تعدد التفسيرات بشكل متوافق. وتُظهر البيانات التي تم الحصول عليها أن الاخلافات في التفسير يجب اعتبارها ثراءً، وتُظهر إمكانيات منظور تعددي، كما تم نقد المشكلات الكامنة في الأرضية المنهجية لهذه المقاربات في الدراسة. وفي هذا السياق، فإن تناول خلافات التفسير بشكل بنّاء يُوسع من آفاق المعنى في القرآن ويُلهم الأبحاث المعاصرة. وتكشف الدراسة عن الأساليب التقليدية المستخدمة لفهم وحل الاخلافات في أدبيات التفسير، وتُقدم مؤشرات على كيفية مساهمة هذه الأساليب في أصول التفسير المعاصرة. وبهذا الاتجاه، اتبعت الدراسة منهجًا تحليليًا وصفيًا ومقارنًا من خلال تقديم أمثلة من تفسيري الطبري وابن عطية.
The disagreements that emerged in the exegetical literature have been recognised as a problem since the early period and have been the subject of methodological evaluations. These evaluations in the works of tafsīr were later carried to independent works of methodology. In the related evaluations, especially the disagreements that can be accepted to be compatible with each other were justified by referring to the comprehensiveness of the words and the polysemy of the Qur’ān due to its i‘jāz. While discussing the issue of disagreement in tafsīr, the views of exegetes such as Sufyān b. ‘Uyaynah, Ibn Rāhūyah, Ibn Qutaybah, al-Māturīdī, al-Māwardī, aṭ-Ṭūfī, and Ibn Taymiyyah can be mentioned, al-Tabarī and Ibn Atiyyah hold a privileged position in this context. As a matter of fact, since the acceptance of some disagreements in tafsīr as compatible with each other emerged as a methodological attitude in the tafsīrs of al-Tabarī and Ibn Atiyya, the article examines the examples in the tafsīrs of al-Tabarī and Ibn Atiyya in particular. The research focuses on the questions of how different interpretations can be evaluated together and by which methods the disagreements can be resolved in tafsīr methodology. In this context, the multifaceted meaning potential of the Qur’anic words is emphasised, and it is questioned how multiple interpretations can be handled harmoniously. While the data obtained shows the idea that disagreements should be accepted as richness in exegesis and the possibility of a pluralist perspective, the problems in the methodological basis of these approaches are also criticised in the study. In this context, the constructive handling of exegetical disputes expands the world of meaning of the Qur’ān and inspires contemporary research. This study reveals the traditional methods used to comprehend and resolve disputes in the exegetical literature and provides clues as to how these methods can contribute to contemporary exegetical methodology. In this direction, a descriptive and comparative analysis method is followed by taking examples from al-Tabarī and Ibn Atiyya’s tafsīrs.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Tafsir |
Journal Section | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Authors | |
Early Pub Date | April 27, 2025 |
Publication Date | April 30, 2025 |
Submission Date | November 12, 2024 |
Acceptance Date | April 6, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 9 Issue: 1 |