Bu
araştırmada, Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazi sınırları içinde bulunan terk
edilmiş taş ocaklarının, tarım ve teknolojinin bir arada kullanıldığı agropark
olarak kullanılabilirliği incelenmiştir. Bu bağlamda Çin’de kurulan Shangai Greenport
Agropark master planında belirlenen kullanım tipleri değerlendirilerek, araştırma
alanına uyarlanmıştır. Örnek uygulamada yer alan kullanım tipleri ticaret
merkezi, iş merkezi ve merkezi işlem birimi olarak belirlemiş, Coğrafi Bilgi
Sistemleri kullanılarak uygunluk analizleri yapılmıştır. Araştırma alanının
doğal ve sosyo-kültürel özellikleri değerlendirilmiş, swot analizi yapılmıştır.
AOÇ’nin tarihsel geçmişi de göz önünde bulundurularak gerçekleştirilen
analizler sonucunda, taş ocaklarının agropark olarak değerlendirilmesinin uygun
olduğu sonucuna varılmıştır. Böylece, terkedilmiş taş ocaklarının, tarıma yeni
bir bakış açısı kazandıran agropark olarak değerlendirilmesi ile birlikte; araştırma
alanının görsel kirlilik kaynağı olmaktan çıkıp, kente ekolojik, ekonomik ve
estetik değer katan, kent halkı için yeni rekreasyonel faaliyetlere imkan veren
kullanım alanı olması sağlanacaktır. Sürdürülebilir kent modeli için örnek
teşkil edecektir.
This research involves performing analyses and
developing suggestions for recovering the derelict quarries within the
boundaries of Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) by turning them into agroparks where
agriculture and technology go hand in hand. In this context, the usage types in
the Shanghai Greenport Agropark master plan are assessed and adapted to the
area of research. Usage types in the example are classified as commercial
centres, business centres and central processing units; and conformity analyses
are executed via Geographical Information Systems. Natural and socio-cultural
characteristics of the research area are assessed and SWOT analysis is performed.
As a result of the analyses carried out and considering the history of AOÇ, it
is concluded that it is appropriate to utilize quarries as agroparks. Therefore
with abandoned quarries being utilized as agroparks through a new perspective
to agriculture, the research area will no longer be a visual pollution resource
but instead it will transform into an area of use that contributes
ecologically, economically and aesthetically to the city and recreationally to
the residents. It will serve as an example for the sustainable city model.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Haziran 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 26 Sayı: 1 |