Sufizm (Tasavvuf), Đslâm’ın müşterek mirasının bir parçasıdır. Farklı
zaman ve mekanlarda kuralları ve popüleritesi farklı olmuştur. Aşağıdaki
sayfalarda, sufîliğin toplum içindeki rolüne, devletle olan ilişkilerine ve
Ortaçağ Đran devlet teorisinin oluşumundaki katkılarına değineceğim. Sınırlı
bir bakış açısı ile yaklaşacağım ve sufizmin dinî bir akım olup olmadığını
tartışmayacağım. Aslında, sufîlerin geleneksel öğretim, hukuk ve teoloji ile
sufî bilgeliğini birleştirmelerine ve popüler sufîlere veya sufizme
değineceğim. Her nedense, sufizm (tasavvuf) akımları birbirinden ayırt
edilmemiştir. Sufiler yerine, ulemâ ve fukaha adı verilen düşünürler, daha
pragmatik bir devlet düşüncesi kurmak için gayret etmişler ve usulü’l- fıkh’a
bağlı kalmışlardır. Düşüncelerini, devlet doktriniyle sınırlayıp ilk Đslâm
toplumlarının deneme- yanılma davranışı üzerine kurmuşlardır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Çeviri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ekim 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 |