Her milletin kendi köklerini bulduğu, kendi milli kültürünün filizlendiği toprakları vardır. Geçmişin insana huzur veren bir yönü de milli benliğin husule geldiği bahsedilen topraklara erişmekle mümkündür. Bu erişim ilk anıları özlemle yâd edilen çocukluk dönemine kavuşmak gibidir. Çocukluğa olan özlem yaş ilerledikçe daha da artar. Çocukluğa dönmek mümkün değildir. Fakat çocukluğun o huzur veren iklimini yaşatan mekânı ziyaret etmek daha olasıdır. Böylelikle insan köklerine şahit olduğu gibi sılayı rahime de kavuşmuş olur. Benzetme üzerinden gidilirse Türklüğün ilk husule geldiği dünyaya kök saldığı toprakların bir kutsiyeti vardır. Türklük doğduğu mekânın içine hapsolmayıp insanlık tarihi boyunca tüm dünyaya yayılır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Tanıtımlar |
Authors | |
Publication Date | January 5, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 6 Issue: 1 |
Journal of History Critique