Kelâm’da nübüvveti ispat meselesinde kullanılan temel delil mucizeler-dir. Bu sebeple mucizeye benzer şekilde ortaya çıkan diğer olağanüstü hâller, kelâmcıların gündeminde daima yer edinmiştir. Mucizeye ortaya çıkış şekli bakımından en fazla benzeyen velinin elinde olağanüstü olarak gerçekleşen keramet hadiseleridir. Keramet, Sünnî kelâmın oluşum döneminden sonraki asırlara kadar kelâm kitaplarında tartışılmış ve belirli bir teorik zemine konulmaya çalışılmıştır. Diğer kelâm tartışmalarında olduğu gibi, keramet meselesinde de Sünnî kelâmcıların önde gelen muhatapları Mu’tezile kelâmcıları olmuştur. Çalışma, mütekaddim dönem Sünnî kelâmındaki keramet yaklaşımlarını incelemeyi kendisine hedef edinmektedir. Bu minvalde, Eş’ariyye ve Mâtürîdiyye kelâm ekollerinin temel yaklaşımlarını belirleyen kelâmcılar çalışmaya dahil edilmiştir. Eş’ariyye kelâm ekolünden İmam Eş’arî (ö. 324/935), İbn Fûrek (ö. 406/1015), Bâkıllânî (ö. 403/1013), Abdülkâhir el-Bağdâdî (ö. 429/1037), İmamü’l-Harameyn el-Cüveynî (ö. 478/1085), Ebû Abdullah el-Halîmî (ö. 403/1012) ve Ebû İshâk el-İsferâyînî (ö. 418/1027); Mâtürîdiyye kelâm ekolünden ise İmam Mâtürîdî (ö. 333/944), Hakîm es-Semerkandî (ö. 342/953), Ebü’l-Yüsr el-Pezdevî (ö. 493/1100) ve Ebü’l-Mu’în en-Nesefî (ö. 508/1115) bu kapsamda çalışmaya dahil edilmiştir. Diğer taraftan sistematik kelâmın dışında kalan bazı müelliflerde çalışma kapsamına alınarak keramet kavramının ilk kullanımına işaret edilmiş ve farklı yaklaşımlar çalışmaya dahil edilmiştir. Çalışmada, kelâmcıların konu hakkındaki görüşleri deskriptif olarak sunulmakta, bu görüşlerden elde edilen yaklaşımlar ise değerlendirmeye tâbi tutulmaktadır.
The main evidence used in a matter of proving prophethood in Kalām is miracles. For this reason, other extraordinary situations that miraculously occur have always been on the agenda of theologians. Of these the most similar to miracle is karāma events that occur extraordinary in the hands of Walī. Karāma has been discussed on certain theoretical grounds in kalām books during the beginning period of Sunnī kalām. As in other theological debates, the leading adversaries of Sunnī theologians in the issue of karāma were Muʿtazilite theologians. This study discusses approaches towards karāma in early period of Sunnī kalām. Accordingly, the scholars who determined the basic approaches of Ashʿariyya and Māturīdiyya kalām schools are included in the study. İmām al-Ashʿarī (d. 324/935), Ibn Fūrak (d. 406/1015), al-Bāqillānī (d. 403/1013), ʿAbd al-Qāhir al-Baghdādī (d. 429/1037), Abu’l-Maʿālī İmām al-ḥaramayn al-Juwaynī (d. 478/1085), Abū ʿAbdallāh al-Ḥalīmī (d. 403/1012) and Abū Isḥāq al-Isfarāyīnī (d. 418/1027) from Ashʿarī school; Abū Manṣūr al-Māturīdī (d. 333/944), Ḥakīm as-Samarqandī (d. 342/953), Abū al-Yusr al-Bazdawī (d. 493/1100) and Abū al-Muīn an-Nasafī (d. 508/1115) from Māturīdiyya school, in this context, are included in the study. Besides, some authors from fields other than kalām are included in the scope of the study in order to determine the first use of the concept of karāma and different approaches are discussed. In the study, after the views of the theologians on the subject are presented descriptively, these views are critically assessed.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2021 |
Submission Date | February 22, 2021 |
Acceptance Date | March 19, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |