Bulunduğu konum itibariyle Afrika’nın kuzeyinde ve Akdeniz’de stratejik önemi haiz olan Trablusgarp (Libya), Türkiye açısından tarihsel ve stratejik bağlamda incelenmesi gereken bir bölgedir. Tarihi ismiyle Trablusgarp, bugünkü ismiyle Libya, 1551’de Osmanlı Devleti’nin bir parçası olmuştur. Dört asır Osmanlı idaresinde kalan bölge, 1911 yılında İtalya’nın işgal girişimine uğramış; bu durum karşısında yerel halk, Osmanlı Devleti’ne bağlılık göstermiş ve bölgeye giden Osmanlı subayları yerel halkı örgütleyerek İtalyan işgalinin genişlemesine engel olmuşlardır. Bununla birlikte Osmanlı Devleti, içinde bulunduğu kaotik ortam nedeniyle imzalamak zorunda kaldığı 18 Ekim 1912 tarihli Uşi Antlaşması ile bölgedeki İtalyan işgalini kabul etmiştir.
Fakat kısa sürede Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla Trablusgarp’ta İtalya’ya karşı yerel direniş devam etmiş; Osmanlı Devleti de Trablusgarp’ta Afrika Grup Kumandanlığını tesis ederek İtalyanlara karşı savaşmıştır. Aynı zamanda İngiliz işgali altında bulunan Mısır’a yönelik de batıdan bir cephe Trablusgarp’tan açılmıştır. Savaş sırasında Osmanlı birlikleri, yerel halk ve aşiretlerle işbirliği yaparak Trablusgarp’ın birçok bölgesinde yeniden kontrol sağlamıştır. Nitekim Mondros Mütarekesi İmzalandığında Bingazi ve Trablus gibi bölgelerde Osmanlı Ordusu’nun hâkimiyeti olup mütareke maddeleri gereği bu birlikler, İtilaf Devletleri kuvvetlerine teslim olmak zorunda kalmıştır. Bu yönüyle Trablusgarp (Libya), Osmanlı idaresinden çıkan Kuzey Afrika’daki ve Akdeniz’deki son toprak parçası olması bakımından Türkiye için ayrı bir öneme sahiptir. Osmanlı sonrası dönemde, bir müddet İtalya işgalinde kaldıktan sonra 1951’de bağımsız olan Libya ile Türkiye arasında tarihten gelen yakın ilişkiler artarak devam etmiştir. Son yıllarda Akdeniz’de meydana gelen gelişmeler ve Libya’daki iç savaş durumu, bu ülkenin deniz komşusu olan Türkiye’nin Akdeniz’de stratejik adımlar atmasını gerekli kılmıştır.
Dolayısıyla söz konusu konjektürel gelişmelerden yola çıkarak Libya’nın (Trablusgarp) Türkiye açısından tarihi ve günümüzdeki stratejik önemi hakkında bir çalışma hazırlama gerekliliği ortaya çıkmıştır. Zira Türkiye’nin Libya ile olan ilişkilerini bilimsel çerçevede ortaya koyabilmek, mevcut strateji ve politikaların anlaşılabilmesine katkı sağlayacak mahiyettedir. Bu kapsamda ilgili çalışmada, tarihten günümüze Türkiye-Libya arasındaki gelişmeler başta nitel araştırma yöntemi olmak üzere ilk defa yayımlanan arşiv belgeleri ışığında ele alınmış ve Türkiye’nin Libya ile olan ilişkileri, tarihi ve güncel verilerle ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | International Relations |
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | June 25, 2020 |
Submission Date | January 6, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 125 Issue: 246 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.