Kâinatın yaratılmasıyla başlayan “söz”ün macerası, Allah’ın “levh” ve “kalem”i yaratmasıyla yazıya dönüşmüş, insanların yaratılmasıyla da onların dilinde törenlerine eşlik ederek devam etmiştir. Allah’ın insanı yaratırken ruh üflemesiyle “nefes” olan söz, eski insanlar tarafından kutsal olarak görülmüş ve bu yüzden insanlar, sözün insan hayatında çok büyük bir gücünün olduğuna inanmışlardır. Bu insanların secili ve kafiyeli bir şekle dönüştürdükleri “törensel dil”, insanoğlunun değişen hayatlarında sadece “yemin etmek”, “söz vermek”, “dua”, “beddua” gibi durumlarda kullanılır olmuştur. İnsanlar, ağızdan çıkan her sözün değiştirilemez bir gücünün, şiirin de büyüsünün olduğuna inanmışlar, sözü ve şiiri olağanüstü varlıklarla ilişkilendirmişlerdir. İyi sözü/şiiri “Allah vergisi”, kötü sözü/şiiri de “şeytanın çalgısı” olarak gören tezkire yazarları ve şairler, iyi şiirin yüceliğini Kurân-ı Kerim’de geçen şair ve şiirle ilgili âyetlerle ve hadislerle açıklamaya çalışmışlardır. Bu çalışmada Kur’ân-ı Kerim ve hadislerde, Arapça, Farsça ve Türkçe tezkireler ile divan şiirinde “söz” ve “şiir”in kutsallığı üzerine düşünceler tespit edilmeye çalışılacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2021 |
Submission Date | August 25, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 10 Issue: 4 |