İslam tarih yazıcılığının teşekkül dönemi İslam’ın ilk üç yüzyılını kapsamaktadır. Bu dönemde Müslümanlar tarih yazıcılığına özellikle siyer ve megâzî, genel, hususi ve şehir/bölge tarihleri olarak dört ana kategori üzerinden tarihyazım türlerinin genişletilmesi gibi çok önemli bir katkı sunmuşlardır. Bu sayede Müslümanlar dünya tarihinde tarihyazımına çağ atlatmışlardır. Bu çalışmada İslam’dan önce diğer toplumların ve Arapların tarih yazıcılığındaki yeri ortaya konulmuş ve İslam’da tarih yazıcılığının gelişiminin kendine has sebepleri ve özellikleri izah edilmiştir. Bu bağlamda İslam tarih yazıcılığının, kendinden önceki birikimleri dikkate alan cihetinin farkedilir bir şekilde İslam dininin kendine has yapısı ile birlikte gelişim ortaya koyduğu aşikar hale getirilmiştir. Bu konuda Medine ve Kûfe ekolünün bu sürece rehberlik ederek Müslümanlarda tarih yazıcılığının örneklemini ortaya çıkardığı belirtilmiştir. Bu örneklemler teşekkül döneminin sadece türlerinin değil aynı zamanda tarih yazıcılığının usul ve ilkelerinin de belirlenmesini sağlamıştır. Dolayısıyla bu çalışma Müslümanlarda tarih yazıcılığının uzak tarihine yani teşekkül dönemine odaklanarak batılı teorilerin bir kurgu, esasen bir daral(t)ma ve tahrifat teşebbüsü olduğunu, iddia edilenin aksine Müslümanların tarih yazıcılığını geliştirdiğini ve ona çağ atlattığını ortaya koymayı hedeflemektedir. Diğer taraftan Müslümanları kendi tarih yazıcılığı kökenleri ile bağlantılarını yeniden kurarak var olan yenilmişlik psikolojisinden ve tarihyazımına etki ve katkılarının olmadığı yanılgısından bir nebze arındırmayı hedeflemektedir. Bu sayede Müslümanlar hem Batılı algı ve kurgudan hem de daraltıcı ve indirgemeci yaklaşımdan uzaklaşmış olabileceklerdir. Zira bugünkü modern daralmadan çıkışı sağlayacak olan yine Müslümanların tarih yazıcılığı ilkeleri, tecrübeleri ve birikimleri olacaktır.
Bu çalışmanın hazırlanma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyulduğu ve yararlanılan tüm çalışmaların kaynakçada belirtildiği beyan olunur.
The formation period of Islamic historiography covers the first three centuries of Islam. During this period, Muslims made a very important contribution to historiography, especially by expanding the types of historiography around four main categories: sirah and maghazi, general, specific and city/regional histories. In this way, Muslims have made a breakthrough in historiography in world history. Research into historical writings predating Islam sheds light on the depiction of other societies and Arabs, while also elucidating the distinct reasons and features underlying the evolution of historical writing within the Islamic tradition. It becomes increasingly evident that Islamic historiography evolved with a unique emphasis on integrating previous knowledge, reflecting the framework of the Islamic faith. The Medina and Kufa schools are suggested to have spearheaded this development, outlining the framework for Islamic historiography in four primary classifications. These examples not only identify the categories within the formative era but also elucidate the methods and fundamentals of historiography. The aim of this study is to dispel the prevailing defeatist mind-set among Muslims and challenge the misconception that they have had no impact or contribution to historical writing by reconnecting them to the roots of their own historical tradition. This approach will enable Muslims to transcend both Western historical narratives and fiction, as well as the limiting and oversimplified perspectives they entail. It is the historiographical principles, experiences, and knowledge of Islam that will provide an avenue for liberation from contemporary constraints.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Islamic Studies (Other) |
Journal Section | Araştırma Makalesi |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2024 |
Submission Date | March 7, 2024 |
Acceptance Date | April 30, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |