Bireyin kültürel süreçleri edinmesi, çocukluk dönemiyle beraber ailede ve birincil çevrede oluşturulan etkileşimle başlar. Bu açıdan çocukluk dönemi toplumsallaşmanın ve aidiyet kazanmanın hem ilk deneyimi, hem de en önemli aşamasıdır. Çoğu kültürde, “çocukluk-ergenlik-yetişkinlik” geçişleri, birbirini takip eden bir sıralamayla yaş almaya bağlı, olağan bir süreci teşkil ederken, kiminde bu sürece dâhil olma kurallı, kutsal ve sırlı bir yapıyla, yola giriş törenleriyle sağlanmaktadır. Bu özelliği taşıyan törenlerden biri de, erkek Nusayrî çocuğun yetişkinliğe geçişine aracılık eden amcalık geleneğidir. Buna göre Nusayrî anne-babadan doğan erkek çocuğun, topluluk nazarında gerçek bir Nusayrî olarak kabul edilmesi, geçiş törenlerinin başarıyla tamamlanmasına bağlıdır. Bazı kaynaklarda Nusayrîlik, Arap Alevîliği olarak sınıflandırılmaktadır. Yine benzer kaynaklarda bu sınıflandırmanın, Alevîlik üzerinden genelleştirildiğini ve Anadolu/Türk Alevîliği ile benzeştirildiğini görmekteyiz. Bu yaklaşıma tezat, makalede tümevarımcı bir yöntemle, her toplumun ve topluluğun kökeniyle bağlantılı olarak kendine has bir parmak izi olduğu ama toplumsal uyum bakımından bunların üst kültürde buluşma gerekliliği üzerinde durulmaktadır.
Every individual starts to acquire their cultural competence in childhood as a result of their interaction with their family and primary environment. For this reason, childhood is the first experience and the most important stage of socialising, forming the identity and creating a sense of belongingness. Going through transitions from childhood to adolescence and adulthood consecutively involves a usual process in most cultures, this can be done in a systematic, holy and secret ceremony in some other cultures. A good example of this ceremony is the local custom of uncle mediating between the male Nusayri child and his puberty. According to this custom, the acceptance of being a real Nusayri in the value of the community depends on the successful completion of the transitional ceremonies by the male child born in a Nusayri family. Nusayrism is considered to be Arabic Alawites according to some sources of information. It is widely argued that this classification can be generalized about Alevism and there can be a close resemblance between Anatolian or Turkish Alevism and Nusayrism in some sources. Taking everything into account, this article leads us to think in such an empirical way that each society and community can be said to have its own unique genetic fingerprints but in terms of social cohesion they need to meet in upper culture
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | June 12, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 86 |
Bu dergide yayımlanan makaleler Creative Commons Attribution 4.0 ile lisanslanmıştır. Bu lisans, açık erişimli bir makalenin ticari olmayan bir şekilde tekrar kullanılmasına, yazar doğru atfedildiği sürece izin verir.