Türkiye’de son dönemde alkol, uyuşturucu ve sigara gibi maddeye bağlı bağımlılıklar ile kumar, oyun, sosyal medya gibi gerçek veya sanal boyutlarıyla davranışsal bağımlılıklar etkisini giderek artırmaktadır. Söz konusu bağımlılık türleri ile din-maneviyat ilişkisinin ele alındığı bu çalışmada bağımlılığa fizyolojik, sosyal, psikolojik ve manevi yönleriyle bütüncül boyutta yaklaşılmıştır. Bu çalışma, literatür taramasına dayalı nitel bir araştırmadır. İlgili akademik yazında yer alan önleme, iyileşme ve temiz kalma boyutlarıyla bağımlılığın etiyolojisini belirlemek ve müdahale yöntemleri sunmak üzere geliştirilen bağımlılık modellerinin teorik bir incelemesi amaçlanmıştır. Özellikle biyo-psiko-sosyal ve trans-teorik bağımlılık modelleri, saptama ve müdahale yaklaşımları boyutlarıyla birlikte din ve maneviyat çerçevesinde değerlendirilmiştir. Dindarlık ile maneviyatın örtüştüğü ve ayrıştığı durumlara değinilerek din ve maneviyatın kesiştiği ortak alan üzerinden incelemeler yapılmıştır. Bağımlılık sorununa ilişkin olarak değişimin sürdürülmesinde ve sonuç olarak bir dönüşüm sağlanmasında, önerilen modellerin beklentileri tam anlamıyla karşılayamadığı görülmüştür. Manevi ihtiyaçları merkeze alan anlama ve müdahale çalışmaları, rehabilitasyon süreçlerinin güçlü bir bileşeni olarak görünmektedir. Değişim ve şifalanma sürecini kuşatan dini/manevi boyut, hem sosyal çevrenin etkisine hem de vicdanın uyanmasına önem verir. Yani bireylerin dönüşümünde, hem içsel hem de dışsal faktörlerin oynadığı role vurgu yaparak biyo-psiko-sosyal modelleri destekler. Bu çerçevede, tövbe (dönüşüm) bakış açısı tüm bağımlılık modellerini tamamlayıcı bir konumdadır. Değişim için kazanılan birtakım farkındalıklara göre hazırlık yaptıktan sonra “eyleme geçme” ve “sürdürme”, takvanın iki boyutu olan (i) salih ameller (iyi/güzel işler) içerisinde hareket etmeyi ve olumsuz davranışlar karşısında (ii) öz-denetimi yansıtmaktadır. Bağımlı bireylerin tek başına kaldıklarında kendilerine ait iradeleriyle beraber yaratıcıya duydukları güvenin ve “O’nunla beraber güçlüyüm” algısının oluşması; maneviyatlarının güçlenmesi; arınma süreçlerine katkı sağlanması; temiz kalma sürelerinin artması; hatta tamamen iyileşip şifa bulabilmesi açısından önemlidir. Sonuç olarak, din ve maneviyat hem bir ihtiyaçtır hem de müdahale programlarının/modellerinin tamamlayıcı unsurudur. Bağımlı bireylerin psiko-sosyal ihtiyaçları “bağlılık (seven yaratıcı algısı, aile birlikteliği, yakınlardan ilgi görme); bireysel çabayla beraber yaratıcıya dayanma (tevekkül); olumlu düşünme (şükür), huzuru hissetme (bütünlük duygusu, dini/manevi ritüeller); başarabileceğine inanma (umut)” gibi manevi ihtiyaçlarla beraber değerlendirildiğinde gerçekçi sonuçların alınacağı düşünülmektedir.
In Turkey, substance-related addictions such as alcohol, drugs, cigarettes, and real or virtual behavioural addictions such as gambling, gaming and social media have been increasing their impact. In this study, in which the relationship between these addiction types and religion/spirituality was discussed, addiction has been approached in a holistic perspective with its physiological, social, psychological and spiritual aspects. This study is a qualitative research based on literature review. A theoretical review of addiction models developed in order to determine the etiology of addiction and provide intervention methods with the dimensions of "prevention, recovery and staying clean" in the relevant academic literature is aimed. Addiction especially in bio-psycho-social and trans-theoretical models - with their dimensions of detection and intervention - were evaluated within the framework of “religion and spirituality”. The cases where religiosity and spirituality overlap and diverge were partially addressed, and studies were concentrated on the common area where religion and spirituality intersect. Regarding the addiction problem, it has been observed that the suggested models in maintaining the change and providing a transformation as a result could not fully meet the expectations. Understanding and intervention studies centred on spiritual needs seem to be a strong component of rehabilitation processes. The religious/spiritual dimension surrounding the change and healing process gives importance to both the influence of the social environment and the awakening of the conscience. In this framework, the perspective of repentance (transformation) is in a complementary position to all addiction models. After making preparation according to some awareness gained for change, “taking action” and “maintain” reflect acting within the good deeds, which are two dimensions of taqwa, and self-control in the face of negative behaviours. When addicted individuals are on their own, their trust in the creator and their perceptions of "I am strong with him" contributes to strengthening their spirituality, to purification processes, and increasing duration staying away from addiction. Consequently, religion and spirituality are both needs for addicted individuals; also complementary to intervention programs/models. Psychosocial needs of addicted individuals are “adherence (perception of the loving creator, family ties, attention from relatives); relying on the creator together with individual effort (tawakkul); positive thinking (thankfulness), feeling peace (sense of integrity, religious/spiritual rituals); It is thought that realistic results will be obtained when evaluated together with spiritual needs such as believing that one can succeed (hope).
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2021 |
Submission Date | April 14, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Issue: 3 |
Turkish Journal for the Spiritual Counselling and Care (TJSCC) is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).