Bu yazı kapsamında başta gerçeklik olmak üzere, kavramlar ve kavramın
ürettiği bir alan olarak eylemler ve bu alanın içinde nelerin yer alacağı
ve alamayacağı, nelerin mekana nesne olabileceğini ve olamayacağını
belirleyen etkenler ele alınacaktır.Varolan her şeyin anlamı ve değeri, onların ortaya
çıkardıkları sonuçların toplamıdır. Nesne algılayan bir varlıktan bağımsız, salt fiziksel özellikler
üzerinden; belli bir ağırlığı, kitlesi, oylumu, rengi, maddesi olan her türlü
cansız varlık olarak, sadece algılananların olduğunu, algılanmayanın
olmadığını söyleyen felsefi akımlar üzerinden tanımlanırsa öznenin, kişinin
dışında kalan, dış dünyanın bir parçası olarak bilincin karşısında duran her
konu, her şey olarak tanımlanabilir. Tecrübe sonucu doğru yargılara ulaşmak ya
da yanlış olan yargıyı düzeltmek için kendisiyle etkileşime girilen bir
arayüz olarak mekan istisnasız olarak her zaman algılayan varlıklar olmasa da
mekan diye bir gerçek varolabilirmiş gibi tasarlanır. Modern dönemin tasarımcısı için tasarlama eylemi; bir
işlev-estetik örüntüsü oluşturan – ya da oluşturmak zorunda olduğunu
varsaydığı – kavramlar arasındaki tutarlılığı sağlamaktır. Bu tutarlılığı
sağlamayan kavram ve nesneler örüntüden atılmalı, yalnızca kendi buyurduğu
örüntüyle tutarlı olabilecek olan kavram ve nesneler eylemleri belirlemelidir.
Bu görüş doğrultusunda bakıldığında, bir mekanın (ya da tasarımın)
doğruluğunu belirleyen tek şey, kavramın içerisinde yer alacağı örüntünün
diğer öğeleriyle tutarlılığı olacaktır.
Journal Section | Makaleler |
---|---|
Authors | |
Publication Date | January 1, 2018 |
Submission Date | October 1, 2017 |
Acceptance Date | December 12, 2017 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 8 Issue: 1 |