Objective: To assess the prognosis of newly diagnosed epilepsy prospectively over a two year period in an adult patient population. Material and Method: 106 patients (62 male, 44 female, 24-79 years) with newly diagnosed epilepsy or new onset seizures were enrolled in this prospective observational study. The history, neurological examination, laboratory tests, electroencephalography (EEG), provoking factors, neuroimaging findings and seizure types were taken into account . Patients are currently being followed at our outpatient clinic. Prognosis in terms of remission was determined by following up the patients each two or six months after the index seizure. Results: Patients with simple partial seizures were found to have a higher recurrence rate (66,7%) than the patients with other seizure types. Poor prognostic factors for seizure recurrence were; admittance with status epilepticus, having epileptiform EEGs (recurrence rate 56.5%), number of seizures at the admittance (patients with more than one seizure at the admittance had a recurrence rate of 54.3%) and having concomittant psychiatric and/or systemic diseases. Patients with symptomatic epilepsy experienced more recurrent seizures (64.8%) than the other groups despite optimal therapy. Recurrence in the cryptogenic group was 37.5% and no relapse was observed in the idiopathic group. Conclusion: In our study, the relevant factors for seizure recurrence were; symptomatic epilepsy, epileptiform EEG abnormalities, presentation with status epilepticus, concomittan psychiatric/systemic diseases, seizure type and the seizure number(s) at the admittance . Key words: Epilepsy, Prognosis, Recurrence, Seizure type
Amaç: Yeni tanı almış erişkin yaş hasta grubunda iki yıllık takip döneminde nöbet rekürrensini etkileyen prognostik faktörlerin saptanması. Gereç ve Yöntem: Bu amaçla epileptik nöbet ile başvuran veya nöbet sayısı bilinen, yaşları 24 ile 79 arasında olan toplam 106 hasta (62 erkek, 44 kadın) çalışmaya dahil edildi. Hastalar iki yıl boyunca prospektif olarak takip edildi. Bu süreçte hastaların nöbet öyküsü, nörolojik muayeneleri, laboratuvar bulguları, nöbet tipleri, elektroensefalografi (EEG) anormallikleri ve nörogörüntüleme bulguları değerlendirmeye alındı. Hastalar, her iki ile altı ayda bir, rutin kan analizleri ve EEG sonuçları ile takip edildiler. Bu şekilde nöbet rekürrensini etkileyebilecek olası prognostik faktörlerin saptanması planlandı. Hastalar halen kliniğimizde takip edilmektedir. Bulgular: Nöbet tipi motor bulgulu basit parsiyel olan hasta grubunda rekürrens oranı diğer nöbet tiplerine göre daha yüksek olarak saptandı (%66,7). İlk başvurunun status şeklinde olması, epileptiform EEG anormalliğinin varlığı (rekürrens oranı %56,5), başvuru anındaki nöbet sayısı (başvuru anındaki nöbet sayısı birden fazla olan hastaların rekürrens oranı %54,3), eşlik eden psikiyatrik ve/veya sistemik hastalıkların olması prognozu olumsuz yönde etkileyen faktörler olarak saptandı. Semptomatik epilepsi nedeni ile takip edilen hastalardaki rekürrens oranı uygun tedavilere rağmen daha yüksekti (%64,8). Kriptojenik epilepsi grubundaki rekürrens oranı %37,5 iken, idiyopatik epilepsi hastalarında relaps görülmedi. Sonuç: Semptomatik epilepsi, epileptiform EEG anormalliği, nöbetlerin status ile başlaması, eşlik eden psikiyatrik ve/veya sistemik hastalıkların varlığı, nöbet tipi, başvuru anındaki nöbet sayısı nöbet rekürrensini etkileyen temel nedenler olarak saptanmıştır. Anahtar kelimeler: Epilepsi, Prognoz, Rekürrens, Nöbet tipi
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | February 1, 2006 |
Published in Issue | Year 2006 Volume: 13 Issue: 1 |