The aim of this study is to compare the relationships between university students' perception of being bored in leisure time, nutrition and physical activity levels in terms of different variables. The sample of the study consists of 367 (Female 172 - 46.9%, Male 195 - 53.1%) university students who participated voluntarily. In addition to the demographic information form in data collection, the Leisure Perception Scale, Emotional Eating Scale and International Physical Activity Questionnaire Short Form (IPAQ) was used to determine MET-min/week values. Independent Groups T Test, MANOVA, ANOVA and Pearson Product Moment Correlation Coefficient tests were used to compare the differences between the variables and relationships. In the statistical analysis of the data, a significant result was found between the gender variable and dissatisfaction in favor of male participants (p<0.05). In addition to that, a significant result was found between the BMI variable and emotional eating disorder in favor of overweight individuals (p<0.05). Significant results were found between the weekly leisure time variable, the perception of boredom, and the MET values (p<0.05). Significant results was found between the variable of participating in recreational activities and boredom, dissatisfaction and emotional eating in favor of individuals who did not participate in activities (p<0.05). Moreover, a significant result was found between the nutrition variable and boredom and dissatisfaction in favor of individuals with poor nutritional conditions (p<0.05). In addition to these findings, a low positive significant correlation coefficient was obtained between emotional eating disorder and boredom (r=251; p=0.000<0.05) and dissatisfaction (r=139; p=0.008<0.05). As a result, according to the results of this study, it has been revealed that the perception of boredom in leisure time and the level of nutrition and physical activity of individuals who participate more in recreational activities are effective in improving the physical and social quality of life of individuals. Longitudinal follow-up of health and physical fitness levels can be suggested by examining the effects of different levels of activities on eating disorder scores and boredom perception scores to improve physical activity level relating with the quality of life.
Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin serbest zamanda sıkılma algısı, beslenme ve fiziksel aktivite düzeyleri arasındaki ilişkinin farklı değişkenler açısından karşılaştırılmasıdır. Çalışmanın örneklemini gönüllü olarak katılım sağlayan 367 (Kadın 172 - 46,9%, Erkek 195 – 53,1%) üniversite öğrencisi oluşturmaktadır. Verilerin toplanmasında demografik bilgi formunun yanı sıra, Iso-Ahola ve Weissinger (1990) tarafından geliştirilen ve Türkçe geçerlilik ve güvenirliliği Kara, Gürbüz ve Öncü (2014) tarafından yapılan “Serbest Zamanda Sıkılma Algısı Ölçeği”, beslenme durumlarına ilişkin durumu belirlemek için Garaulet vd. (2012) tarafından geliştirilen ve Türkçe geçerlilik ve güvenirliliği Arslantaş vd. (2019) tarafından yapılan “Duygusal Yeme Ölçeği” ve MET-dk/haftalık değerlerini belirlemek için “Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi Kısa Formu (IPAQ)” kullanılmıştır. Değişkenler arasındaki farklılıkları karşılaştırmak için Bağımsız Gruplar T Testi, MANOVA, ANOVA ve Pearson Korelasyon testleri kullanılmıştır. Verilerin istatistik analizinde, cinsiyet değişkeni ile doyumsuzluk arasında erkek katılımcılar lehine anlamlı sonuç bulunmuştur (p<0.05). Ayrıca, Beden Kitle Endeksi değişkeni ile duygusal yeme bozukluğu arasında kilolu olan bireylerin lehine anlamlı bir sonuç bulunmuştur (p<0.05). Haftalık serbest zaman süresi değişkenine ile sıkılma algısı arasında ve MET değerleri arasında anlamlı sonuç bulunmuştur (p<0.05). Haftalık serbest zaman süresi 16 + saat olan bireylerin sıkıldığı fakat MET değerleri açısından bakıldığında 16+ saat serbest zaman süresine sahip olan bireylerin daha aktif olduğu tespit edilmiştir. Rekreasyon aktivitelerine katılma değişkeni ile sıkılma, doyumsuzluk ve duygusal yeme arasında aktivitelere katılım sağlamayan bireylerin lehine anlamlı bir sonuç bulunmuştur (p<0.05). Ayrıca, beslenme değişkeni ile sıkılma ve doyumsuzluk arasında beslenme şartları kötü olan bireyler lehine anlamlı bir sonuç bulunmuştur (p<0.05). Bu bulgulara ek olarak, duygusal yeme bozukluğu ile sıkılma (r=251; p=0.000<0.05) ve doyumsuzluk (r=139; p=0.008<0.05) arasında anlamlı pozitif düşük düzeyde korelasyon katsayısı elde edilmiştir.
Sonuç olarak, bu çalışma sonuçlarına göre rekreasyon aktivitelerine katılımı daha fazla olan bireylerin, serbest zamanda sıkılma algısı ile beslenme ve fiziksel aktivite düzeylerinin bireylerin fiziksel ve sosyal olarak yaşam kalitelerini iyileştirilmesi için etkili olduğu ortaya koyulmuştur. Yaşam kalitesinin iyileştirilmesi için farklı düzeylerdeki aktivitelerin uygulanarak yeme bozukluğu puanlarına ve sıkılma algısı puanlarına etkisi incelenerek sağlık ve fiziksel uygunluk düzeylerinin boylamsal takibi önerilebilir.
Serbest zaman duygusal yeme fiziksel aktivite üniversite öğrencisi Leisure time emotional eating physical activity university students.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Early Pub Date | December 20, 2021 |
Publication Date | December 20, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 24 Issue: 2 |
Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Attribution 4.0 ile lisanslanmıştır.