İngilizlerin genelde Türklerle ilgili konulara ilgileri ancak on altıncı yüzyılın son yıllarında yani Türklerle Avrupa ülkeleri arasındaki ilişkilerin başlamasından yüzyılı aşkın bir süre sonra önem kazanmaya başlamıştı. Bu tarih Osmanlı İmparatorluğu'nun gerileme sürecine başladığı zamana denk gelir. Bu gecikmenin kendine özgü nedenleri yok değildi. Elbette ki, en önemlisi coğrafi nedenlerdi: Her iki ülke de Avrupa'nın iki uç noktasında bulunuyordu. Yolculuklar bir çok zorluğu da beraberinde getiriyor ve çok uzun sürüyordu. Sanderson'ın 1584 yılındaki İngiltere'den İstanbul'a kadar süren ilk yolculuğu tam beş ay sürmüştü. 1591 yılında gerçekleştirdiği ikinci yolculuk ise hemen hemen altı ayını almıştı. Bu yüzden, ulaşım konusundaki zorluklar, Türkiye ve İngiltere'nin uzun süre birbrilerine yabancı kalmalarında önemli bir faktör sayılmalıdır. Aynı nedenden dolayı İngiltere Türk tehlikesi sınırının dışında kalıyordu. Ne Türklerin heybetli orduları, ne donanmaları ve hatta ne de Akdeniz korsanları, "hendekle korunma" ayrıcalığı içinde emniyette olan bu ada ulusu için bir tehlike oluşturmuyordu.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Medieval History (Other) |
Journal Section | Çeviriler |
Authors | |
Translators |
Çiğdem İpek This is me |
Publication Date | August 20, 1992 |
Published in Issue | Year 1992 |
Belleten Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.