It has been remarked that Turkish intellectuals and public have constantly tried to prevent the Armenian terrorism arisen in Caucasia against Azerbeijani Turks. Coming on the scene in the aftermath of these events and adressing to a larger public, Difai Party have gained considerable power soon after its establishment. The methods employed by this party against the violent groups of Armenian terrorits manifest the difference between the two communities in their social structure, social perception and in many other fields. Especially, the fact that the solutions offered by Azerbeijani Turkish intellectuals have an extremely tolerant and intellectual perspective, is of great importance and at the same time it is rather striking. The presence of the party which envisaged negotiations with the terrorists if needed to eliminate the Armenian terrorism, provides an important example in the way of analyzing Turkish-Armenian relations. In this study we will try to present and analyze this party which is not widely known in our country and the reasons leading to its appearance.
XX. yüzyılda Kafkasya’da yaşanan siyasal, sosyal ve kültürel gelişmeler aslında bütün bir bölgenin tarihiyle yakından bağlantılıydı. İlk bakışta Kafkasya bir yüzyıl kadar önce Ruslar tarafından işgal edilerek çevre ülkelerden tercih edilmiş gözükse de, durum hiçte öyle değildi. Her şeyden önce, XX. yüzyılın ilk başlarında Kafkasya, özellikle de Türklerin yoğun olarak oturdukları Azerbaycan bölgesi her yönüyle bir Doğu ülkesiydi. Rusya kanalıyla Batılılaşma, kapitalist gelişim gibi bazı eğilimler etkili biçimde kendisini gösterse de bu gelişmeler sadece merkezi bölgelerle sınırlıydı. Bakü bu anlamda başı çekiyordu. Yani kapitalist yatırımların ilgisini çeken bölgeler ve şehirler Doğulu kimliklerinden yavaş yavaş koparken, diğer bölgeler geleneksel yapılarını korumakla kalmayıp aksine birçok anlamda olumsuz olarak gördükleri Batılılaşmaya karşı da daha sert çıkışlar yapmaktaydılar. Toplum bir işgal ortamında yaşadığından kendi değerleri ile dayatılan veya benimsemek zorunda kaldığı yeni değerlerin kıyaslamasını yapacak konumda değildi. Bu durum sadece Azerbaycan Türkleri için geçerli değildi, bütün bir Kafkasya’nın geneli için geçerliydi. Bundan dolayı bölge toplumlarının kendi kaderlerini kendilerinin belirlendiğini söylemek pek doğru olmayacaktı. Kafkasya’daki gelişmeleri genelde tarihin yönü belirliyordu. XX. yüzyılın başlarında Kafkas toplumlarının tarihi seyrini belirleyen temel kavram ise milliyetçilik veya ulusalcılıktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | April 1, 2008 |
Published in Issue | Year 2008 Volume: 72 Issue: 263 |
Belleten is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).