There are many different approaches of different faiths about the Doomsday which holy books reported that it would occur in one day. In Islamic lands despite a holy Quranic verse that says “Only God knows unseen facts” sometimes those who want to provide some interests has arrived by claiming an impending doom. The fear of horrendous events which will take place in the last moments of universe and mentioned in the holy books have resulted to demand people to scenarios of a recently doomsday. Celâleddin Suyûtî’s book named Kitâbü’l-Keşf ‘an Mücâvezeti Hâzihi’l-Ümmeti el-Elf which is written by Arabic at the begining of XVIth century to placate such fear was translated not to be terrified of Anatolian Turks who became upset. In the titles of these translations we see different names such Ebussu’ûd Efendi, Kemal Paşazade, Gelibolulu Mehmed and Gelibolulu Mahmud as its translator. In this study a copy with critic of this text has been prepared and it claims that this translation had been translated done by Kemal Paşazade
Kutsal kitapların, mutlaka gerçekleşeceğini bildirdiği kıyamet hakkında, farklı inançların farklı yaklaşımları bulunmaktadır. İslâm coğrafyasında “gaybı ancak Allah’ın bildiği”ni ifade eden ayete rağmen, zaman zaman bir kıyametin yaklaşmakta olduğunu iddia ederek birtakım çıkarlar sağlamak isteyenler zuhur etmiştir. Kâinatın son demlerinde gerçekleşecek olan ve kutsal kitaplarda bahsedilen dehşetli hadiselerin verdiği korku, insanların yakın zamanda gerçekleşeceği öngörülen kıyamet senaryolarına rağbet etmeleri sonucunu doğurmuştur. XVI. yüzyılın hemen başında, böyle bir korkuyu teskin etmek için yazılan Celâleddîn Suyûtî’ye ait Kitâbü’l-Keşf ‘an Mücâvezeti Hâzihi’l-Ümmeti el-Elf adlı Arapça eser, aynı tedirginliği yaşayan Anadolu Türklüğünün de dehşete kapılmaması için Türkçeye tercüme edilmiştir. Bu tercümelerin serlevhalarında eserin Ebussu’ûd Efendi, Kemal Paşazade, Gelibolulu Mehmed ve Gelibolulu Mahmud gibi isimlere izafe edildiği dikkati çekmektedir. Çalışmada, ilgili tercümenin on bir nüshadan tenkitli metni hazırlanmış ve eserin Kemal Paşazade’ye ait olması muhtemel bir tercüme olduğu dile getirilmiştir. Bu risalede müellif, hadislere göre dünyanın yedi bin yıl yaşayacağını dile getirmiş, bazı hesaplamalar yaparak kıyametin kopmasına birkaç asır daha bulunduğunu ortaya koymuştur. Daha önce bu hususta yapılan bazı yorumları, kendi süzgecinden geçiren müellif, büyük alâmetlerin gerçekleşeceği zaman dilimi içine girilmediği sonucuna ulaşır. Eser, Kemal Paşazade tarafından secili olarak tercüme edilmiştir. Bu durum, onun meadla (bitiş, Kıyamet) ilgili edebî bir eser olarak değerlendirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2015 |
Submission Date | June 1, 2015 |
Published in Issue | Year 2014 |