Ahmet Hikmet Müftüoğlu has been famous with his ideas on Turksim. The novel Gönül Hanım"is not only important with the subject matter emphasized but it is also important with the period of publishing.. The novel had been periodically published in Tasvir-i Efkar newspaper in 1920. The time of the publication had been in the period where the discussions of the concept of Turanism in the Ottoman Empire had been over. The publication of Gönül Hanım Novel had been a clear significance of To of Müftüoğlu's insistency on the value of Turkism.. The primary dissensus of Ottoman Intellectuals in Turanism debates had been on the race of Hungarians and Taartars being Turk or not. While Ziya Gökalp had not seen Hungarian and Tatars as of Turk, Hüseyinzade Turan had considered them in theTuranism framework. The Turan framewok which had been put forward by Ahmet Hikmet's Gönül Hanım novel has been parallel with the one by Hüseyinzade, and it sometimes reflected with Ziya Gökalp's and İsmail Gaspıralı's ideas, too. In this study,the “Gönül Hanım and the group members had been set on the journey for tracing their racesand while they had been moving in the geography the had the chance of reflecting the concepts and values on which the concept of Turkicness had been developed. Above all the novel characters had been formed by Hungarians, Tartars and Ottoman Turks had been an other point of discussion
Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Türkçülük ve Turancılık görüşleriyle öne çıkan yazarlardandır. Onun “Gönül Hanım” adlı romanı sadece ele aldığı konu itibariyle değil, aynı zamanda eserini yayınlandığı tarih itibariyle de dikkat çekicidir. Roman, 1920’de Tasvir-i Efkâr gazetesinde tefrika edilmiştir. Bu tarih, Osmanlı’daki Turancılık tartışmalarının hemen hemen sona erdiği bir tarihtir. Müftüoğlu, böylesi bir dönemde romanını tefrika etmesi, onun bu düşüncedeki ısrarına bir delil sayılabilir. Diğer yandan, Osmanlıda başlayan Turancılık tartışmalarında Türk entelektüellerinin görüş ayrılığına düştükleri başlıca konular arasında Macarların ve Tatarların Türklüğü konusu gelmektedir. Ziya Gökalp Macarları ve Tatarları Türk olarak kabul etmezken Hüseyinzade Turan, bu unsurları da Turan çerçevesi içerisine almıştır. Ahmet Hikmet’in Gönül Hanım romanında ortaya koyduğu Turan çerçevesi, Hüseyinzade’nin anlayışına paralel olmakla birlikte yer yer Ziya Gökalp ve İsmail Gaspralı’nın görüşleri istikametinde ilerler. Bu çalışmada, köklerini aramak üzere yola çıkan “Gönül Hanım Sefer Heyeti” mensuplarının yolculuk esnasında Türklüğün ve Turan coğrafyasının birçok sorunlarını gündeme getirirken oluşturulan Turan anlayışının hangi etkiler üzerinden yürüdüğünü tespit etmek amaçlanmıştır. Ayrıca roman kahramanlarının Macar, Tatar ve Osmanlı Türk’ünden oluşturulmasının taşıdığı anlam da irdelenen konular arasındadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 31, 2014 |
Submission Date | October 31, 2014 |
Published in Issue | Year 2014 Number: 35 |