Dil ve toplumsal cinsiyet araştırmalarına bakıldığında meselenin yaklaşık bir asır önce “kadın dili” odağında tartışılmaya başlandığı görülmektedir. Süreç içerisinde bu bakış açısına karşı ortaya çıkan eleştirilerin ve postmodernizm akımının etkisiyle kadın dili odak noktası olmaktan çıkmış bireylerin dili kullanma şeklinin toplumsal cinsiyet kimlikleri üzerindeki rolünün sorgulandığı bir anlayış egemen olmuştur. Toplumsal cinsiyet kimliklerinin ortaya çıkmasında söylemlerin önemli rol oynaması ise dil ve toplumsal cinsiyet çalışmalarını, söylem ve toplumsal cinsiyet çalışmalarına kaydırmış; toplumsal cinsiyetin söylemde bağlamsal olarak üretildiği vurgulanmıştır. Bugün dil ve söylemin, toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlik ve ayrımcılıkların sürdürülmesinde önemli rol oynadığı görülmektedir. Bu durum, akademinin çeşitli alanlarında toplumsal cinsiyet, dil ve söylem ilişkisine yönelik çalışmaların da önemli bir ivme kazanmasını sağlamıştır. Buradan hareketle bu çalışma, dil ve toplumsal cinsiyet ilişkisini eksiklik, tahakküm, farklılık ve sosyal inşa yaklaşımları üzerinden tartışmaktadır. Böyle bir makalenin, bu alanda çalışma yapmak isteyen özellikle yeni araştırmacılara katkısının olabileceği düşüncesinden hareketle bu çalışma, alan yazına katkı sunmayı amaçlamaktadır.
Discussions surrounding the research into language and gender began around a century ago, with a distinct concern for “women’s language.” Over time, critiques of this perspective and the influence of postmodernism have shifted the focus away from women’s language to understanding and questioning the impact of language use on gender. The fact that discourse plays a vital role in the emergence of gender identities has shifted language and gender studies to focus on this aspect. It has been emphasized that gender is produced contextually in discourse. Today, it is recognized that language and discourse play an important role in perpetuating gender–based inequalities and discrimination. This recognition has led to a significant increase in studies examining the relationship between gender, language, and discourse across various academic fields. From this point of view, this study discusses the relationship between language and gender through the approaches of deficiency, dominance, difference, and social construction. This study aims to contribute to the field, motivated by the belief that such work could benefit new researchers interested in this area.
Gender Deficiency Approach Dominance Approach Difference Approach Social Constructionist Approach
| Primary Language | Turkish |
|---|---|
| Subjects | Communication Studies |
| Journal Section | Theoretical Article |
| Authors | |
| Submission Date | January 27, 2025 |
| Acceptance Date | July 23, 2025 |
| Publication Date | December 26, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Issue: 48 |
All articles published in the Turkish Review of Communication Studies are licensed under the Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.