Destanlarda genel olarak karşımıza iki tür karakter çıkmaktadır: destanı
şekillendiren kahraman karakter ve kahramana karşı savaşan canavar.
İslamiyet’in ve Hıristiyanlığın kabulü öncesindeki destanlarda kahraman,
davranışları ile halkına iyi örnek olur ve halkının takdirini toplamak için elinden
gelenin en iyisini yapardı. İslamiyet öncesinde Gök-Tanrı ve Şamanizm inancını
içinde barındıran destanlarda kahramanın kahraman olabilmesi transa geçmesi,
rüya görmesi yada doğa üstü güçlere karşı başarı sağlaması gerekirdi. Buna
benzer bir şekilde Hıristiyanlığın kabulü öncesindeki ve sürecindeki paganizmi
içinde barındıran destanlarda da doğaüstü güçleri olduğuna inanılan kahraman
doğuştan getirdiği meziyetleri ile canavarla savaşır halkını korur, ülkesini
kurtarırdı. Böylece destanın adı kahramanın ya da alpin adını alırdı.
Destanın şekillenmesine katkısı olan canavar ise dev, kocakarı, yılan,
lanetlenmiş bir melek ya da yeraltında yaşayan ifrit olarak karşımıza
çıkmaktadır. Bu makalede kahraman karakter ile canavar karakterinin destanı
nasıl şekillendirdiği, hangisinin neye göre kahraman olduğu Dede Korkut
Hikâyeleri ve Beowulf incelenerek anlatılacaktır.
Dede Korkut Hikâyeleri Beowulf alp canavar İslamiyet öncesi Hıristiyanlık öncesi İslamiyet Hıristiyanlık
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2009 |
Gönderilme Tarihi | 2 Şubat 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Cilt: 11 Sayı: 11 |