Milletleri simgelemek için düzenlenmiş olan millî marşlar, 1789 Fransız İhtilali’nden sonra devletlerin hayatlarında anayasalarla birlikte yer tutmaya başlamışlardır. Türk milletinin millî marşı olan İstiklal Marşı da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşu aşamasında Millî Mücadele döneminde kabul edilmiş, özgürlük ve bağımsızlığın en önemli sembollerinden biri olmuştur. Millî Mücadele döneminde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yeni kurulma aşamasında dönemin ruhunu anlatması açısından millî marşa ihtiyaç duyulmuş, bunun sonucunda Maarif Vekâleti tarafından İstiklal Marşı müsabakası ilan edilmiştir. Müsabaka ilanından sonra toplam 724 şiir yarışmaya katılmak üzere Maarif Vekâletine gönderilmiş ancak bunlar dönemin ruhunu yansıtacak şekilde kabul görmemişlerdir. Bunun üzerine Maarif Vekili Hamdullah Suphi Tanrıöver Mehmet Akif Ersoy’a müracaat ederek kendisinin bir İstiklal Marşı yazmasını istemiştir. Müsabaka olmaması şartı ile buna evet diyen Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı İstiklal Marşı 12 Mart 1921’de Türkiye Büyük Millet Meclisinde oylanmış ve millî marş olarak kabul edilmiştir. İstiklal Marşı kabul edildikten sonra bunun için beste müsabakası da açılmıştır. Beste müsabakası güfte müsabakası gibi hemen sonlanmamış bu süreç biraz devam etmiştir. Dönem içerisinde çalınan farklı bestelerle birlikte son olarak Osman Zeki Üngör’ün yaptığı İstiklal Marşı bestesi resmi beste olarak kabul olunmuştur
Türkiye Büyük Millet Meclisi Millî Mücadele Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşı Özgürlük ve Bağımsızlık.
National anthems, which were designed to symbolize nations, started to take place in the lives of states together with constitutions after the French Revolution in 1789. The Turkish Independence Anthem, the national anthem of the Turkish nation, was adopted at the stage of the establishment of the Republic of Turkey during the war of independence and became one of the most important symbols of freedom and independence. During the National Struggle period, the national anthem was needed in terms of explaining the spirit of the period in the new establishment phase of the Turkish Republic, and as a result, a national anthem competition was declared by the Ministry of Education. After the competition announcement, a total of 724 poems were sent to the Ministry of Education to participate in the competition, but they were not accepted to reflect the spirit of the period. Thereupon, the Minister of Education, Hamdullah Suphi Tanrıöver, applied to Mehmet Akif Ersoy and asked him to write the Turkish National Anthem. The National Anthem written by Mehmet Akif Ersoy, who accepted the request of Tanrıöver on the condition that there was no competition, was voted in the Turkish Grand National Assembly on March 12, 1921 and was accepted as the national anthem. After the National Anthem was accepted, a composition competition was organized for it. This process, which did not end immediately like the lyrics contest, continued for a while. Along with the different compositions played during the period, the Turkish National Anthem composed by Osman Zeki Üngör was accepted as the official composition
Turkish Grand National Assembly The War of Independence Mehmet Akif Ersoy The Turkish National Anthem Freedom and Independence.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | April 16, 2022 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 12 Issue: 58 |