Moğolların başına bela olmasına rağmen daha fazla tutunamayarak Hindistan’a çekilen Celaleddin Harezmşah, burada kaldığı süre içerisinde toparlanmış, bir süre sonra da İran’a intikal etmiştir. İran’da hâkimiyet kurma konusunda güçlük çekmediği anlaşılan Harezmşah, kısa sürede tüm Azerbaycan’ı ele geçirerek Anadolu sınırlarına dayanmıştı. Hedefinin Anadolu ve Suriye hâkimiyeti olduğu anlaşılan Celaleddin’in, Moğollar karşısında Alaeddin Keykubat’ın ittifak çağrılarına kulak asmayışı hem kendi sonunu hazırlamış hem de İslam dünyasını işgale açık hale getirmiştir.
Bu şekilde yaptığı siyasi hataların bedelini hayatıyla ödeyen Celaleddin Harezmşah’ın ordusu başıboş bir şekilde Anadolu’ya dağılmştı. Türkiye Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat, bilhassa Moğollar karşısında bu ordunun tecrübelerinden fayadalanmak istedi. O sebeple Harezmşah ordusunun bir kısmını himayesine aldı. Onlara ülkenin belli topraklarını ikta vererek değerlendirdi. Harezmşah ordusunun bir bölümü ise bölgedeki Eyyubi şubeleri tarafından istihdam edildi. Ancak Alaeddin Keykubat’ın ölümünden sonra oğlu Gıyaseddin’in yanlış siyaseti Harezmlileri devletten uzaklaştırmakta gecikmedi. Sonuçta yeniden başıboş kalan Harezmliler Anadolu ve çevresinde problem olmaya devam ettiler.
1245 hezimetiyle sesleri kesildiyse de Anadolu’da bıraktıkları toponomik ve kültürel miras onları kalıcı kılmaya yetti. Sözü edilen Harezmli ordusunun büyük bir kısmını teşkil eden Kanglı ve Kıpçak oymaklarına ait çok sayıda yer adı ile Harezm ismi de farklı tellafuzlarla varlığını korumayı başardığı gibi Anadolu Türk mutfağına ait pekçok yemek çeşidinin de Harezmli etkisiyle yerleştiği bilinmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 4 Sayı: 2 |