Abstract
Toplumların siyasal ve kültürel yapılarında bedenin metafor olarak değeri ve bu
değerin karşılığı çokça tartışılmaktadır. Devletin ve iktidar araçlarının bu metaforun
biçimlenmesi üzerindeki rolleri, toplumsal kurumsallıklar ve bunların etki alanlarını
göstermesi bakımından önemlidir. İnsan bedeninin anlamı ve bu anlamın toplumsal
karşılıkları kadın ve erkek algılarının biçimlenmesine yön verirken, bu algının kurumsal
temellerini de oluşturmaktadır. Bedenlerin toplumsal karşılıkları kadın ve erkek algılarını
biçimlendirdiği gibi iki cinse ait davranış biçimlerinin de bu algı üzerinden
gruplandırılmasına katkıda bulunmaktadır. Kadın ve erkek bedenleri birçok açıdan toplum
karşısında bir ve eşit değildir. Din, gelenek, siyaset ve kültürel faktörler kadının “nasıl”lığını
tanımlamaktadır. Bu bağlamda din ve yerel değerler üzerinden katı toplumsal cinsiyet
kalıpları oluşturularak, kadının toplumsal konumu bir bağımlılığa mahkûm edilmektedir. Bu
bağımlılığın birçok sosyal ve kültürel sebepleri kendi içinde bir iç içe geçmişlik taşır.
Toplumun bilinçaltında oluşan kadın imgeleri, kadının kendisi dışında algılanma
biçimlerinin hayattaki karşılıklarını oluşturmaktadır. Dolayısıyla kadınlar toplumsal hayata
dahil olurken, bir takım hazır kalıplara sığma çabaları üzerlerindeki iktidar unsurlarını
somutlaştıran öğeler olarak değerlendirilebilir.