İnsanlar duygu, düşünce ve isteklerini dil aracılığıyla birbirlerine aktarabilmektedirler. Bu iletişimin doğru bir şekilde gerçekleşmesi ise dilin doğru ve etkin kullanılabilmesi ile mümkündür. Yabancı dil öğretiminde de temel hedef budur. Bu çalışmada yabancılara Türkçe öğretiminde akran değerlendirmenin, öğrencilerin yazılı anlatımlarında bulunan anlatım bozukluklarını gidermede etkili olup olmadığı incelenmiştir. Araştırmada ön test son test kontrol gruplu yarı deneysel desen kullanılmıştır. Araştırma Mustafa Kemal Üniversitesi TÖMER bünyesinde öğrenim gören 57 öğrenci ile gerçekleştirilmiş olup 28 öğrenci deney grubunda, 29 öğrenci ise kontrol grubunda yer almıştır. Deney grubunda yapılan yazma etkinliklerinde öğrencilerin istenen konu hakkında yazdıkları metinleri bir arkadaşına vermeleri, bütün öğrencilerin 20 dakikalık bir süre içinde başka bir öğrencinin yazma etkinliğindeki anlatım bozukluklarını belirlemeleri ve bunları metni yazan öğrenci ile paylaşmaları ve tartışmaları istenmiştir. Uygulama 6 hafta boyunca devam etmiştir. Anlatım bozuklukları türleri; yanlış anlamda kullanılan sözcükler, gereksiz sözcük kullanımı, gereksiz tekrarlar, deyim ve atasözü yanlışları, sıra yanlışlığı, öge eksikliği, mantık yanlışlıkları, özne yüklem uyumsuzluğu, tamlama yanlışlığı, gereksiz kip ve kişi ekleri, eksik veya yanlış ek kullanımı, zamir belirsizliği olarak ele alınmıştır. Araştırmada son test sonucunda deney grubundaki öğrencilerin yaptıkları anlatım bozukluğu sayısı ile kontrol grubunda yer alan öğrencilerin yaptıkları anlatım bozukluğu sayısı arasında deney grubunun lehine istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu görülmüştür.
People are able to convey their feelings, thoughts and wishes to each other through language. The correct realisation of this communication is only possible with the correct and effective usage of the language. That is the main target in foreign language teaching, too. In this work, it is examined that whether peer assessment has influence on eliminating incoherency in students’ written expressions during teaching Turkish to foreigners. In the research, pretest-posttest control group semiempirical pattern has been used. The research has been executed on 57 students having education at TÖMER in the University of Mustafa Kemal, as 28 students in the experimental group and 29 students in the control group. The implementation has lasted for 6 weeks. Types of incoherency have been examined as misuse of words’ meanings, use of unnecessary words, redundant repetitions, idiom and proverb mistakes, sequence mistakes, absence of one of the parts of speech, mistakes of logic, inconsistency between subject and verb, determinative group mistakes, unnecessary mode and personal appendices, deficient or wrong usage of appendices and obscurity of pronoun. However, it was determined that the students in the experimental group had a meaningful difference between the expressions they made in the pre-test and the expressions they made in the final test.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 3, 2018 |
Submission Date | April 10, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 |