Belçikalı yazar Amélie Nothomb özyaşamöyküsel yapıtlarında sürekli olarak kimlik bağlamında yaşadığı içsel sorgulamayı okurları ile paylaşır. Diplomat olan babasının işi gereği çocukluğunun ve ergenliğinin büyük bir bölümünü kendi ülkesi olan Belçika dışında geçirir. Hayatının bu dönemi boyunca gittikleri her ülkede yabancılık çeken yazarın, kimlik bağlamında yaşadığı belirsizlik kendi ülkesi Belçika’ya döndüğünde daha da belirginleşir. O artık kendi ülkesinde de bir yabancıdır. Bu belirsizlik kimlik bağlamında bir eksiklik duygusunu doğurmaktadır ve aslında Belçikalı pek çok yazarda gözlemlenen Belçikalıların kültürel ve ulusal bölünmüşlüğünün izlerini yansıtır. Ulusal ve kültürel aidiyet ile kimlik ekseninde yaşanan eksiklik, bireyin yabancılık duymasına sebep olmakla beraber, kimliğin sürekli evrildiğine ve değiştiğine inanan yazarın özyaşamöyküsel yapıtlarında farklılıklar aracılığıyla daha ileri gidebilmeye, ilerleyebilmeye olanak sağlayan zenginleştirici bir unsur haline gelir. Bu çalışmanın amacı Nothomb’un özyaşamöyküsel yapıtlarında farklılıklarını nasıl benimsediğine ve böylelikle kimlik bağlamında kendi yaşadığı belirsizlik ve eksiklik duygusuna nasıl çözüm bulmaya çalıştığına özellikle de Nietzsche’ci “yaşam sevgisi”nden kaynaklanan özgürleştirici ölüm aracılığıyla ışık tutmaktır
The Belgian author Amélie Nothomb in her autobiographical works shares constantly her self-search in terms of identity with her readers. Due to her diplomat father’s profession she spends an important part of her childhood and adolescence away from her homeland Belgium. Feeling alienated in each country that she goes with her family during this period of her life, the uncertainty that she experiences in relation to identity becomes even more evident after returning to her country where she is now an alien too. This uncertainty in terms of identity engenders a feeling of incompleteness and reflects, indeed, the cultural and national disunity of Belgians also observable among the majority of Belgian writers. Even though the incompleteness experienced in the context of national and cultural belonging as well as identity causes the individual’s alienation, it becomes an enriching element enabling progress through differences in the autobiographical works of the author who believes that one’s identity evolves and changes continuously. The aim of this paper is to shed light on how Nothomb in her autobiographical works embraces her differences and thus in relation to identity tries to find a solution to the uncertainty and incompleteness that she goes through with emphasis on the liberating death which takes it source from Nietzschean “love of life”
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2012 |
Published in Issue | Year 2012 Volume: 2 Issue: 2 |