Demiryolları, sanayi devriminin
en önemli teknolojik gelişmesi olarak kabul edilmektedir. XIX. yüzyıla
girerken, ekonomik gelişimini sosyal gelişim ile dengeli bir şekilde götüren devletler
yeterli sermaye birikimlerini sağlayıp merkez ülkeler konumuna yükselmişlerdir.
Biriken aşırı sermaye ve üretim fazlası için yeni pazarlara duyulan ihtiyaç ve
bu pazarlara arzulanan güvenli ve süratli ulaşım gereksinimi, demiryolları
teknolojilerinin geliştirilmesiyle büyük oranda giderilmiştir. Osmanlı Devleti
örneğinde olduğu gibi, merkez ülkelerinin dışında kalan çevre ülkeler de ise,
demiryolu teknolojisi talebi merkez ülkelerinin ekonomik ve askeri stratejik
projeleri üzerinde şekillenmiştir. Osmanlı Devleti, yönetimi altındaki
topraklarda demiryolu ağlarını geliştirmek için büyük gayret sarf etmiş, önemli
başarılara imza atılmasına rağmen milli bir demiryolu politikasını
geliştirmekte zorlanmıştır.
I. Dünya Savaşı ve Milli Mücadele
yıllarında Osmanlı Devleti demiryollarının projelendirme ve işletmesinde
yaşanan eksiklikler tüm çıplaklığı ile ortaya çıkmıştır. Cumhuriyetin ilanıyla
beraber, cumhuriyet hükumetleri, geçmiş
örneklerden de dersler çıkarılarak, milli demiryolu politikaları oluşturmak
öncelikli hedefleri olmuştur. Dar ve kısıtlı imkanlara rağmen millilik
prensibinden ayrılmamak üzere girişilen demiryolu projeleriyle büyük mesafeler alınmıştır.
Süleyman Demirel Üniversitesi, Sayın Dr. Öğretim Üyesi Özgür Türker.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 13 Haziran 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 2 Sayı: 4 |