Tarih boyunca insanlar, birbirine zıt iki temel yol üzere mücadele etme ile karşı karşıya kalmışlardır. Bu yollardan biri hak, diğeri ise batıl yoldur. Hak ve batıl var oldukça bu mücadele devam edecektir. Allah, peygamberleri ve onlarla birlikte gönderdiği kitaplar aracılığı ile insanları haktan yana olup batıla karşı mücadele etmeye çağırmaktadır. Şeytan ise egosu ve kendisine uyanlar aracılığı ile hakka karşı batıl uğrunda mücadele eder. Böyle olunca batıla karşı mücadele etmek kaçınılmaz olmuştur. Bu mücadele, peygamberlerin ve inananların üzerine düşün en önemli görevlerdendir. İslam, vahye dayanan tüm hak dinler için yapılan mücadelenin genel adı olmuştur. Daha önceki peygamberlerin kendi kavimlerine yaptıkları çağrı ve mücadeleler, Hz. Muhammed (sav)’den itibaren tüm insanlığa yönelik evrensel bir mahiyet kazanmıştır. Hak adına batıla karşı yapılan mücadelelerin, bir takım temel özellikler taşıdıkları ve bunların geçmişten günümüze kadar değişmedikleri anlaşılmaktadır. Günümüzdeki zararlı ve sapkın akımların yaptıkları olumsuz propagandalar, batıl adına yapılan mücadeleler olarak da ifade edilebilir. Batıl adına yapılan mücadelelerin yoğunluk kazandığı günümüzde, Evrensel Peygamber tarafından hak adına yapılan mücadelede uygulanan metotlar büyük önem arz etmektedir.
Throughout history, people have faced struggle in two fundamentally opposing ways. One of these paths is the true path and the other is the false path. This conflict will continue as long as the truth and the falsehood exist. God calls people to side with the truth and fight the falsehood through His prophets and the books that He sent with them. As for Satan, he fights the truth for the sake of the falsehood itself and those who follow it. Therefore, there is no escape from fighting the falsehood. This jihad is one of the most important duties of prophets and believers. Islam has become the general name for the struggle for divine religions. The struggle against the falsehood and the calls of previous prophets to their people has acquired a universal character for all humanity since Muhammad (pbuh). The struggle against the falsehood in the name of the truth has basic features that have not changed from the past to the present. In our world today, where struggles are intensified in the name of the falsehood, the methods applied by the Prophet Muhammad (pbuh) in the struggle for the truth are of great importance.
على مر التاريخ، واجه الناس النضال بطريقتين متعارضتين بشكل أساسي. أحد هذه الطرق هو الطريق الحق والآخر هو الطريق الباطل. وسيستمر هذا الصراع ما دام الحق والباطل موجودين. إن الله يدعو الناس إلى الحق ومحاربة الباطل من خلال أنبيائه والكتب التي أرسلها معهم. وأما الشيطان فإنه يحارب الحق من أجل الباطل نفسه ومن اتبعه. ولذلك فلا مفر من محاربة الباطل. وهذا الجهاد من أهم واجبات الأنبياء والمؤمنين. لقد أصبح الإسلام الاسم العام للنضال من أجل الأديان السماوية. إن محاربة الباطل ودعوة الأنبياء السابقين لأقوام قد اكتسبت طابعا عالميا للبشرية جمعاء منذ محمد (ص). إن الكفاح ضد الباطل باسم الحق له سمات أساسية لم تتغير من الماضي إلى الحاضر. في عالمنا اليوم، حيث تشتد النضالات باسم الباطل، فإن الأساليب التي اتبعها النبي محمد (ص) في النضال من أجل الحق لها أهمية كبيرة.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Education |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2024 |
Submission Date | October 2, 2023 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 41 |
Usul Journal of Islamic Studies is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).