Kronik Myeloid Lösemide (KML), etyolojisinde sorumlu tirozin kinaz aktivitesi gösteren bcr-abl füzyon geninin keşfinden sonra, bu aktiviteyi inhibe eden ilaçların keşfiyle, daha uzun sağkalım sürelerine ulaşılabilmiştir. Bu ilaçlarla tedaviye zamanla direnç gelişmesi, ikinci ve üçüncü kuşak ajanların geliştirilmesinin önünü açmıştır. Bu çalışmamızda, merkezimizde ikinci kuşak tirozin kinaz inhibitörü (TKİ) – bosutinib - tedavisi alan hastaların, klinik, laboratuvar, moleküler yanıt, yan etki profili ve mortalite üzerindeki etkilerini değerlendirmeyi amaçladık. KML nedeniyle bosutinib tedavisi başlanan 17 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastaların tedaviye kaçıncı sırada başlandığı, klinik, laboratuvar ve moleküler yanıt durumları retrospektif olarak elektronik hasta kayıtlarından tarandı. Elde edilen veriler hastaların ilaç başlanma sırasına göre karşılaştırıldı. İkinci (n=2), üçüncü (n=7) ve dördüncü (n=8) sırada bosutinib başlanan hastaların yaş, cinsiyet, komorbidite sayısı, bosutinib tedavi süresi açısından anlamlı bir fark gözlenmezken KML tanı yaşları arasında anlamlı bir farklılık mevcuttu. Moleküler yanıt ve yan etki profili açısından değerlendirildiğinde, ilacın başlanma sırası ile anlamlı bir farklılık yoktu. Hastaların genel sağkalımı 43,38 ± 4,98 ay (%95 GA: 33,62 – 53,16 ay) olarak gözlemlendi. Bosutinib tedavisinin her yaş grubunda, ilacın her başlanma sırasında kullanımının, stabil moleküler yanıt sağlaması açısından güvenli olduğu gözlemlendi. Yan etki profili açısından kullanımını sınırlayacak bir profile sahip olmaması nedeniyle KML tedavisinde tercih edilebilir bir molekül olarak düşünülmelidir.
After the discovery of the bcr-abl fusion gene, which shows the tyrosine kinase activity responsible for its etiology in Chronic Myeloid Leukemia (CML), longer survival times have been achieved with the discovery of drugs that inhibit this activity. The development of resistance to treatment with these drugs over time paved the way for the development of second and third generation agents. In this study, we aimed to evaluate the effects of patients receiving second generation tyrosine kinase inhibitor (TKI) - bosutinib - treatment on clinical, laboratory, molecular response, side effect profile and mortality in our center. Seventeen patients who were started on bosutinib therapy for CML were included in the study. The order in which the treatment was initiated, the clinical, laboratory and molecular response status of the patients were retrospectively scanned from electronic patient records. The data obtained were compared according to the order of initiation of the drugs of the patients. While no significant difference was observed among the second-line (n=2), third-line (n=7) and fourth-line (n=8) bosutinib treated patients in terms of age, gender, number of comorbidities, and duration of bosutinib treatment, there was a significant difference between the ages of CML diagnosis. There was no significant difference with the order of initiation of the drug and molecular response and side effect profile. The overall survival of the patients was 43.38 ± 4.98 months (95% CI: 33.62 – 53.16 months). It was observed that the use of bosutinib treatment was safe in all age groups at each initiation order and provide a stable molecular response. Since it does not have a side-effect profile that would limit its use, it should be considered as a preferred molecule in CML treatment.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hematoloji |
Bölüm | Özgün Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2022 |
Kabul Tarihi | 22 Kasım 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
Journal of Uludag University Medical Faculty is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.