İran coğrafyası tarih boyunca, özellikle de kaynaklarda belirtildiği kadarıyla Ortaçağ’dan itibaren dışarıdan yoğun göçler alan bir bölge olarak göçebe ve yarı göçebe aşiretler için mükemmel bir yaşam alanı oluşturmuştur. Selçuklular öncesinde gelerek İran’ın çeşitli yerlerinde kökleşen Arap ve Kürt kökenli olarak adlandırdığımız aşiretlere 9. ve 10. yüzyıllardaki Oğuz göçleriyle Türk kökenli aşiretler de eklenmiştir. Bu yeni aşiretler yoğunluklu olarak İran’ın Horasan ve Fars eyaletlerinde toplanarak yüzyıllar boyunca bölgedeki daha eski diğer aşiretlerle etkileşim halinde olmuşlardır. Bu suretle bölgenin etnik ve kültürel çeşitliliğini artırmışlardır. Günümüzde bu aşiretler yarı göçebe ve bir kısmı tamamen yerleşik halde İran’ın çeşitli bölgelerine yayılmış haldedirler. İncelediğimiz konunun kapsamına giren ve Güney aşiretleri adı da verilen Fars bölgesindeki aşiretler Kaşkay, Hamse, Kahküliye ve Memesini büyük kabilelerini içine almaktadır. Bu aşiretlerin her birinin serüveni çoğu çekirdek organizasyon gibi küçük bir aileden aşiret olmaya doğru tekamül ederek gerçekleşmiştir. Göçlerin yoğunluklu olarak gerçekleştiği 10. yüzyıl ile 19. yüzyıl arasında geçen sürede Fars eyaletindeki aşiretlerin nüfusunun iki üç katına çıktığı görülmektedir. Fars eyaletinin yaklaşık olarak üçte ikisi çeşitli aşiretlerin yerleşim yeri halindedir. Kahküliye yurdu dışında eyaletin en kalabalık ve en nüfuzlu aşireti olan Kaşkay aşireti Fars eyaletinin batı ve kuzeybatısını işgal eder. İran’daki ikinci en büyük aşiret olarak beş büyük ve çeşitli küçük kabilelerden oluşmaktadır. Kaşkay aşireti de Hamse Türkleri, Bahtiyarî Türkmen aşireti gibi pek çok kabile konfederasyonu arasında Kürt, Lor, Arap ve Türk gibi farklı etnik gurupların kabilelerinden oluşan bir kümedir. Aşiretin nüfusunun çoğunluğunu Türk kökenli halk oluşturmaktadır ve aşiret mensupları Batı Oğuz lehçesini konuşmaktadırlar. Kaşkayların muasır tarihi hakkında çok fazla çalışma olmasına rağmen Safevîler öncesinden Kaçarlar dönemi arasındaki dönem hakkında yok denecek kadar az çalışma bulunmaktadır. Siyasi olaylara katılımları söz konusu olmadıkça aşiretlerden yakın döneme kadar kaynaklarda pek bahsedilmediği görülmektedir. Bu çalışmayla dönemin kaynakları ve araştırmalar ışığında Kaşkayların menşeine dair öne sürülen tartışmalı görüşler Yeniçağ’daki tarihleri hakkındaki bilgilerle birlikte ortaya konulmaktadır.
Throughout history, especially since late Medieval times as recorded in sources Iran has been a suitable life space as a migration land for nomadic and semi nomadic groups from foreign territories. With 9th and 10th century Oghuz migrations Turkish tribes were enlarged to the Arab and Kurdish tribes which came and settled to the area before Seljuks. This new nomadic groups intensively gathered in Khorasan and Fars provinces has been in interaction with the local population since that times. So diversity of the population has been enriched ethnically and culturally by this new element. Even today, the generations of this tribes are spreaded as sedentary or semi nomadic clans in all around Iran land. Our subject of study is on the origin of Qashqai tribe which is among Fars province tribes also includes Khamsa, Kahkuliya and Mamasini tribes. Survival of most of this tribes from being a small branch of a tribe to be a big tribe is considerable. Between the dates 9th century when migrations began and 19th century one can see that the population of the tribes in Fars province is increased double or triple. Two out of three of Fars land is settlement of various tribes. Except Kahkuliya land Qashqai is as the most crowded and most ascendant tribe occupying west and Northwest part of the Fars province. Today, Qashqai tribe as the second biggest tribe of Iran has five big and some small clans. Among neighbour tribe conferderations of Khamsa Turks and Bakhtiyari Turkmens Qashqai tribe, is a group consisted of Kurdish, Lor, Arab and Turkish elements. The majority of the tribe is of Turkish origin and most of the relatives speak western Guz dialect. Although there are so many studies on contemporary history of Qashqais the studies of the period between Safavids and Kajars are scarce. One can see that unless they involved to political events tribes are rarely referred in sources. With this study it is tried to be explained the known assertions, objections and outcomes on the origin and history of Qashqais with the help of the sources and studies.
Journal Section | research Article |
---|---|
Authors | |
Publication Date | October 24, 2016 |
Submission Date | September 15, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 |
Bu eser Creative Commons BY-NC-SA 2.0 (Atıf-Gayri Ticari-Aynı Lisansla Paylaş) ile lisanslanmıştır.