This article comprehensively discusses the importance of the psychobiographical method in an academic framework and how it can be used to study the lives of historical figures. In applying the method, the focus is on the problem of integration of psychological approaches and psychological theories. While the arguments in this article emphasize that the psychobiographical approach is a valuable tool for better understanding historical figures, they also underline that this methodology should be applied carefully. This article argues that psychobiographical analysis can contribute to understanding historical figures and events; but must be supported by historical context and evidence. The issue of what kind of contributions the psychobiographical method can make to studies examining the lives of historical figures is also within the scope of the study. One of the primary purposes of the article is to contribute to developing of a more in-depth understanding of historical figures' personality structures, decision-making processes, and leadership styles through an integrated analysis of psychological theories and biographical data in historiography. In the contemporary context, the emphasis on inclusivity by transdisciplinary holistic approaches, which go beyond multidisciplinary and interdisciplinary perspectives, is noteworthy. Opting for a broad spectrum of widespread utilization, rather than adhering solely to a single theory, can be significantly more comprehensible. However, achieving this requires a profound understanding of historical and psychological disciplines, making it challenging.
Psikobiyografik yöntemin önemini ve tarihî figürlerin hayatlarını incelemek için nasıl kullanılabileceğini akademik bir çerçevede kapsamlı bir şekilde ele alan bu makale; yöntemin uygulanışında psikolojik yaklaşımların ve psikoloji teorilerinin entegrasyonu sorununa odaklanmaktadır. Bu çalışmadaki argümanlar, psikobiyografik yaklaşımın tarihî kişiliklerin daha iyi anlaşılmasında değerli bir araç olduğunu vurgularken, aynı zamanda bu metodolojinin dikkatli bir şekilde uygulanması gerektiğinin de altını çizmektedir. Psikobiyografik analizin tarihî kişilikler ve olaylar hakkındaki anlayış ve kavrayışa önemli katkılar sağlayabileceğini, ancak bu tür bir analizin tarihî bağlam ve kanıtlarla desteklenmesi gerektiğini savunmaktadır. Psikobiyografik yöntemin tarihî şahsiyetlerin hayatlarını inceleyen çalışmalarda ne tür katkılarda bulunabileceği meselesi de çalışmanın kapsamı içindedir. Tarih yazımında psikolojik teoriler ve biyografik verilerin bütünleşik bir analiziyle, tarihî figürlerin kişilik yapıları, karar alma süreçleri ve liderlik stilleri hakkında daha derinlemesine bir anlayış geliştirilebilmesine katkı sağlayabilmek makalenin temel amaçlarındandır. Günümüzde multidisipliner (çok disiplinli) ve interdisipliner (disiplinlerarası) kavrayışın ötesine geçen transdisipliner (disiplinlerüstü) bütüncül yaklaşımların kapsayıcılığa yaptıkları vurgu dikkate değerdir. Yalnızca bir kurama bağlı kalmak yerine geniş spektrumda yaygın kullanım kuşatıcılık bakımından çok daha etkili olabilir. Ancak bu durum tarih ve psikoloji disiplinlerinin her ikisine de derin bir vukufiyet gerektirdiğinden oldukça müşkül bir mesele olarak görünmektedir.
Çalışmada etik izin gerektirecek bir durum söz konusu değildir.
-
-
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Late Modern History (Other) |
Journal Section | research Article |
Authors | |
Publication Date | March 30, 2024 |
Submission Date | January 5, 2024 |
Acceptance Date | March 8, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 9 Issue: 1 |
This work is licensed under a Creative Commons BY-NC-SA 2.0 (Attribution-Non Commercial-Share Alike).