The Turkish
Van Cat is a world-famous cat among the world cat breeds, which is also known
as odd-eyed cat, voith snow-white, velvet-like soft fur. It is well known with
human-like behaviors being affectionate both to his/her owners and strangers.
The numbers
of these cats a re decreasing dramatically which, a re being protected by a
research centre called Van Cat Research Centre and founded by Yüzüncü Yıl
University. 95 Van Cats registered to Van Cat Research Çenter were brought to
our polyclinic with complaint of high-rise syndrome. Clinical examinations
performed revealed that forty percent (40 °/o) of these cats (2 cats) had
hypothermia and dyspnea, sixty percent (60 °/o) of the cats (3 cats) had hart
palate fracture, epistaxis and dental fractures. İn one of the cats with
hypothermia, the death because of shock, mandibular and thoracal fracture and
abnormal respiration patterns were observed. Dyspneic cats were treated. Expect
the cat that died because of shock. The others ıvere treated successfully.
As a result,
in these cases, in 5 cats treated, percentage of high-rise syndrome was seen to
be 4,5. This result is lower than that of America and other metropolis data if
a comparison is to be made. There does not seem to be a sex or breed
predisposition, but younger cats seem to be more prone to falling. A
considerable seasonal trend (spring through early fail) exists in Van cats.
The
reason for this is that there are not so many high buildings in Van.
Consequently, high-rise syndrome does not appear so much in this area.
Dünya
kedi ırkları arasında özel bir yere sahip olan Van kedisi, bir gözü
mavi, diğeri sarı, kar beyazı kadife benzeri yumuşak tüyleri ile bilinen
sevecen mizaçlı, yüzmeyi seven bir kedi ırkıdır.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Van Kedisi Araştırma
Merkezi Van kedilerinin sayısında meydana gelen azalmaları önlemek için bu
kedileri koruma altına almıştır. Halen bu merkeze kayıtlı 95 adet saf Van
kedisi bulunmaktadır.
Merkezimize getirilen 95 adet Van kedisinin beş
tanesinde high-rise sendromu olgusu görülmüştür. Bu olguların ikisinde (°/o 40)
hipotermi ve solunum güçlüğü, üçünde (°/o 60) ise sert damak yarığı, epistaxis
ve diş kırıkları tespit edilmiştir. Hipotermili kedilerde mandibular-thoracal kırıklar,
anormal solunum gözlenmiş olup bir tanesi şoktan dolayı ölmüştür. Diğerleri ise
başarılı bir şekilde tedavi edilmiştir.
Sonuç olarak, high-rise
sendromunun Van kedilerinde °/o 4.5 oranında var olduğu, sendromun ortaya
çıkışında cinsiyetin etkili olmadığı ancak gençlerde ve ilkbahar mevsiminde daha
fazla görüldüğü gözlenmiştir. Bu oranın Amerika ve diğer büyük metropollerle
karşılaştırıldığında düşük olduğu, bunun da Van’da yüksek binaların fazla
sayıda olmadığından kaynaklanabileceği kanaatindeyiz.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Veterinary Surgery |
Journal Section | Original Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 6, 1995 |
Submission Date | March 3, 1995 |
Published in Issue | Year 1995 Volume: 1 Issue: 1 |
Van Health Sciences Journal (Van Sağlık Bilimleri Dergisi) başlıklı eser bu Creative Commons Atıf-Gayri Ticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.