Fıkıh usûlünün en önemli kavramlarından biri olan içtihat; nasların anlaşılması, yorumlanması ve uygulanmasındaki beşeri çabayı ifade etmektedir. İçtihadın teorik boyutu istinbat içtihadı, elde edilen sonuçları uygulamaya yönelik pratik boyutu tahkîkü’l-menât içtihadı olarak isimlendirilmiştir. Tahkîkü’l-menât içtihadı soyut ve umumi olan teklifi hükümlerin varlık âleminde muayyen ve müşahhas olarak meydana gelen fiiller ile buluşmasını sağlayan bir yöntemdir. Bu yöntem ile her bir vakıa ve mükellefin özel durumu araştırılarak genel hüküm kapsamına girip girmediği tespit edilir. Söz konusu tespit yapılmadığı takdirde şer‘î hükümler, soyut bir şekilde zihinlerde hapsedilmiş olur ve aynı zamanda vakıaya ya da şahıslara ait özel hükümler sırf şekilsel benzerlikten dolayı genel hükme eşitlenmiş olur. Bu ise hükümlerde bulunan aslî ve tâlî gereklilik durumunu göz ardı etmenin ötesinde hükümlerin gönderiliş amacına da aykırıdır. Diğer taraftan menâta yönelik içtihadî faaliyetler içerisinde tahkîkü’l-menât içtihadını, “nasta zikredilen ve illet olmaya elverişli olan münasip vasfı hükümle ilgili diğer vasıflardan ayıklama yöntemi” olan tenkîku’l-menât içtihadından ya da “nas ve icmadaki hükme münasip olan vasfı tespit etme yöntemi” olan tahrîcü’l-menât içtihadından farklı kılan şey, bu içtihadın sürekli olmasıdır. Tahkîkü’l-menât içtihadı bu yönüyle içtihatta asıl olarak kabul edilmiştir. Öyle ki bütün fıkıh ekolleri hatta kıyasa karşı çıkanlar dahi fıkha dinamizm sağlayan bu içtihadî faaliyeti kabul etmişlerdir. Şer‘î hükmün vakıaya uygulanmasını ifade eden tahkîkü’l-menât, aynı zamanda fetva ve kaza kavramlarıyla ilgili girift bir kavramdır. Fetva ve kazanın mihengini oluşturan ve teklif devam ettiği sürece süreklilik arz eden tahkîkü’l-menât içtihadının önemi, özellikle hayatın her alanında kompleks bir yapıya bürünerek ortaya çıkan güncel meselelere dair hüküm oluştururken daha fazla hissedilmektedir. Menâtın varlığının ya da yokluğunun tespit edilmesi, bir yönüyle şer‘î hükmün diğer yönüyle şer‘î hükme bağlanacak vakıanın bizzat kendisinin bilinmesini zorunlu kılmaktadır. Her şeyin hızla değiştiği günümüzde vakıanın mahiyetinin tespiti hiç de kolay değildir. Tahkîkü’l-menât içtihadı bu yönüyle de disiplinler arası ortak çalışmayı kaçınılmaz kılmaktadır. Mezkûr içtihad yöntemi; müctehid, müftî ve hâkime taalluk etmesinin ötesinde bütün mükellefleri ilgilendirmesi yönüyle de ayrı bir önemi haizdir. Bu itibarla bir yönüyle mükellefi diğer yönüyle vakıayı esas alarak bunlara uygun düşen hükmü tespit etme işlevini gören tahkîkü’l-menât içtihadının ne olduğuna ilişkin bir çalışma yapmak kayda değerdir. Tahkîkü’l-menât içtihadını ele alan bu çalışmada kavramsal çerçeve ortaya konduktan sonra meselelerdeki farklılıkların kaynağını tespit etmede yardımcı olan menâtın türleri, tahkîkü’l-menât içtihadında dikkate alınacak kriterlerin neler olduğu ve bu içtihat yapılırken dikkat edilmesi gereken hususlar üzerinde durulacaktır. Böylece hem naslar vakıaya uygulanırken hem de nasta hükmü bulunmayan meseleler hakkında hüküm oluşturulurken nasıl bir yöntem izlenmesi gerektiği konusuna açıklık getirilecektir.
The ijtihād, one of the most important concepts of the usûl al-fıqh, expresses the human effort in understanding, interpreting and applying the verses. The theoretical dimension of ijtihād is called ijtihād of istinbāt and its practical dimension of applying the results obtained is called ijtihād of taḥkīk al-manāṭ. The ijtihād of taḥkīk al-manāt is a method that enables the abstract or general propositions to meet with the actions that occur in the realm of existence as specific and concrete. With this method, the situation of each case is investigated and it is determined whether it falls within the scope of the general provision. Otherwise, the shar'i provisions are imprisoned in the minds in an abstract way, and the provisions pertaining to facts or individuals or an individuals or a society are equal to the general provision due to formal similarity. This means ignoring the essential and secondary necessity in the provisions. It is also contrary to the purpose of the provisions. On the other hand, among the ijtihād activities related to manāṭ, the ijthiād of taḥkīk al-manāṭ is derived from the ijtihād of tenḳīḥ al-manāṭ, which is “The method of separating the appropriate qualification that is mentioned in the naṣṣ and suitable for being an affliction from other qualifications related to the provision” or the ijtihād of taḫrīc al-manāṭ, which is "the method of determining the qualification that is suitable for the ruling in naṣṣ and ijma". This difference arises from the fact that the former is continuous. In this respect, taḥkīk al-manāṭ has been accepted as an essential method in ijtihād. So much so that all schools of fiqh, even those who oppose qiyas, have accepted this ijtihād activity that provides dynamism to fiqh. Taḥkīk al-manāṭ, which expresses the adaptation of the Shari'ah ruling to the facts, is also an intricate concept related to the concepts of fatwa and qada. The importance of taḥkīk al-manāṭ, which constitutes the touchstone of the fatwa and the cauldron and continues as long as the offer of the shariʻa continues, is felt more especially when creating judgments on current issues that take on a complex structure in all areas of life. Determining the existence or non-existence of manāṭ necessitates knowing the Shari'ah ruling and the event to be bound by the Shari'ah ruling. In today's world where everything changes rapidly, it is not easy to determine the nature of the event. In this respect, taḥkīk al-manâṭ jurisprudence makes interdisciplinary collaboration inevitable. The aforementioned ijtihād method; apart from being related to mujtahid, mufti and judge, it also has a special importance for all taxpayers. Therefore, it is worthwhile to conduct a study on what the ijtihād of taḥkīk al-manâṭ is, which functions to determine the appropriate judgment based on the taxpayer in one aspect and the event in the other. In this study, which deals with the ijtihād of taḥkīk al-manāṭ, after the conceptual framework is revealed, the types of manāṭ that help to determine the source of the differences in the issues, the criteria to be taken into account in the ijtihād of taḥkīk al-manāṭ and the points to be considered while making this ijtihād will be emphasized. Thus, it will be clarified what kind of method should be followed both when applying the texts to the case and when making a judgment about the issues that have no provision in the text.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Early Pub Date | December 25, 2022 |
Publication Date | December 25, 2022 |
Submission Date | October 31, 2022 |
Acceptance Date | December 16, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 8 Issue: 2 |
Journal of Near East University Faculty of Theology is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).