19. yüzyıl öncesi Türk müziği çalgı icracılığına dair literatür verilerinde, sözlü icranın öncelikleriyle birlikte, ustaların öğretileri ve müzikal tecrübeleri ile şekillenen sade ve yalın seslendirmeler dikkat çekmektedir. 19. yüzyıla gelindiğinde ise Tanburî Cemil Bey’in (1873-1916) çalgı icracılığının özellikleri, günümüz sazendeliği’nin temelini oluşturmuş ve Klâsik Kemençe icracılığına da farklı bir boyut kazandırmıştır ki söz konusu boyutu döneminin “yeniliği” olarak ifade etmek yanlış olmayacaktır. Tanburî Cemil’in yenilikçi anlayışının izleri günümüz Klâsik Kemençe icracılığında geleneğin temsilidir ve bu ekolün takipçileri arasında hem Tanburî Cemil’in anlayışını barındırması hem de yaşadığı çağın müzikal gerekliliklerini karşılaması noktasında İhsan Özgen (1942-2021) öne çıkan bir isimdir. Bu bağlamda çalışmada, İhsan Özgen’in Klâsik Kemençe ile seslendirdiği gelenek ve yenilik temsilindeki icralarının incelenmesi amaçlanmıştır.
Özgen’in geleneksel icraları kapsamında, Pembe Kız operetine ait “Uvertür”, “Tavlada Beslerler Bir Saçı Doru” isimli Köçekçe ve Osman Bey’in “Uşşak Peşrevi” değerlendirilmiştir. Tüm bu icra örneklerinde Cemil Bey tavrından uzaklaşmayan, tamamen bu icralara sadık bir biçimde seslendirmeler gösterdiği ve bu noktada, aynısını ortaya koymayı amaçlayan bir müzikal tavır sergilediği tespit edilmiştir.
Özgen’in “Kıldı Zülfün Tek Perîşan Hâlimi Hâlin Senin” mısra ile başlayan Hüzzam makamındaki Gazel, “Urum da Acem de Âşık Olduğum Veysel Karani”, “Aşkın İle Aşıklar Yansın, “Tevhid Etsin Dilimiz”,”Bu Aklü Fikr ile Mevlam” ilahileri ve “Kompozisyon” isimli çalışmaları Tanburî Cemil Bey’in müzikal anlayışından bağımsız yenilikçi seslendirme örnekleridir. Özgen bu örneklerinde icrasına nota dışı ezgileri icraya dâhil etme, eserlerin süreleri ve tartımları ile oynama, çift sesler kullanma, makamsal olmayan sesleri icraya dâhil etme ile rastlamsal, izlenimci, gelecekçi sanatsal anlayışlar ile örtüşen seslendirmeler sergilediği gözlenmiştir.
In the literature regarding the instrumental performance of Turkish music prior to the 19th century, there is a notable emphasis on simple and unadorned vocal renditions shaped by the teachings and musical experiences of masters, alongside the priorities of oral performance. By the 19th century, however, the characteristics of Tanburî Cemil Bey’s (1873-1916) instrumental performance had laid the foundation for contemporary instrumental practices and brought a new dimension to Classical Kemençe performance, which could rightly be described as the “novelty” of his era. The traces of Tanburî Cemil’s innovative approach represent tradition in today’s Classical Kemençe performance, and İhsan Özgen (1942-2021) emerges as a prominent figure among the followers of this school, embodying both Tanburî Cemil’s understanding and meeting the musical requirements of his time.
In this context, the study aims to examine Özgen’s performances that represent both tradition and innovation in the context of the Classical Kemençe. Within Özgen’s traditional performances, pieces such as the “Overture” from the operetta Pembe Kız, the Köçekçe titled “Tavlada Beslerler Bir Saçı Doru,” and Osman Bey’s “Uşşak Peşrevi” have been evaluated. It has been determined that in all these performance examples, Özgen remains faithful to the style of Cemil Bey, demonstrating a musical attitude that aims to replicate this approach.
Özgen’s innovative interpretations are exemplified in his performance of the Gazel in Hüzzam maqam that begins with the line “Kıldı Zülfün Tek Perîşan Hâlimi Hâlin Senin,” as well as in works such as “Urum da Acem de Âşık Olduğum Veysel Karani,” “Aşkın İle Aşıklar Yansın,” “Tevhid Etsin Dilimiz,” “Bu Aklü Fikr ile Mevlam,” and the piece titled “Composition.” In these examples, Özgen displays a departure from Tanburî Cemil Bey’s musical understanding through innovative interpretations. It has been observed that he incorporates non-notated melodies into his performances, manipulates the durations and rhythms of the pieces, employs double tones, and integrates non-modal sounds, presenting renditions that align with stochastic, impressionistic, and futuristic artistic philosophies.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Interpretation in Turkish Classical Music |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Early Pub Date | December 24, 2024 |
Publication Date | |
Submission Date | November 7, 2024 |
Acceptance Date | December 10, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 7 Issue: 4 |