Lisansüstü programlara öğrenci seçim sistemi 1997 yılından itibaren aşamalı olarak yeni bir modele evrilmiştir. Yeni model, öğrenci seçiminde sadece mülakat notu gibi sübjektif ölçütleri değil, aynı zamanda ALES (Lisansüstü Eğitime Giriş Sınavı) puanı, mezuniyet notu ve yabancı dil puanı gibi objektif ölçütleri de dikkate almaktadır. Objektif ölçütler, seçme sürecinde sübjektif davranışların etkisini azaltmak amacıyla sisteme dâhil edilmiştir. Buna karşılık, mevcut sistemin bu beklentiyi ne ölçüde karşıladığı tartışmalı bir husustur. Bu çalışma, lisansüstü programlara başvuran adayların değerlendirilmesi sürecinde sübjektif ölçütlerin etkisini analiz etmeyi amaçlamaktadır. Bulgular, seçme sürecinde sübjektif ölçütlerin (mülakat notu) objektif ölçütlere (ALES puanı, mezuniyet notu ve yabancı dil puanı) kıyasla daha güçlü bir belirleyici olduğuna işaret etmektedir.
Starting at the year of 1997, the system of graduate selection has gradually evolved a new model. The new model, in the selection of students, considers not only subjective such as interview score but also objective criteria including ALES (academic staff and graduate education test) score, graduation grade and foreign language score. The existence of objective criteria indicates the intention that reduces the subjectivity in the assessment process. However, it is t is controversial to what extent the new system meets this expectation. The purpose of this study is to examine the subjectivism in the assessment of the applicants to the graduate school programs of a university in Turkey. The findings point out that the subjective factor (interview score) plays a more determining role than the objective factors (ALES score, graduation grade and foreign language score) in the selection process.
Other ID | JA45CJ47KR |
---|---|
Journal Section | Original Empirical Research |
Authors | |
Publication Date | August 1, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 7 Issue: 2 |