Bu çalışma, Van Gölü Havzası’nda Antik Çağ’dan günümüze kadar konuşulagelen dillerin tarihsel gelişimini inceleyerek, bu çokdilli yapının günümüz dil eğitimi politikaları ve uygulamaları üzerindeki yansımalarını değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Araştırmada tarihsel doküman analizi yöntemi kullanılmış; arkeolojik buluntular, yazıtlar, tarihi metinler, etnografik raporlar ve çağdaş akademik çalışmalar doğrultusunda nitel veriler toplanmıştır. Elde edilen veriler, betimsel analiz tekniğiyle çözümlenmiş; dillerin bölgedeki egemenlik ilişkileri, göç hareketleri, dini dönüşümler ve kültürel etkileşimler bağlamında nasıl dönüşüm geçirdiği ortaya konulmuştur. Çalışmada, dil değişimi, çokdillilik ve kültürel etkileşim kavramları teorik çerçeve olarak ele alınmaktadır. Bulgular, Urartuca, Eski Ermenice, Süryanice, Arapça, Farsça ve Osmanlı Türkçesinden günümüzün Türkçe, Kürtçe ve Zazaca kullanımına kadar uzanan geniş bir dil yelpazesi bulunduğunu göstermektedir. Bu tarihsel çokdillilik, bölgenin kültürel yapısının ve toplumsal çeşitliliğinin oluşumunda önemli bir rol oynamıştır. Elde edilen bulgular, bölgenin dil eğitimi açısından zengin bir mirasa sahip olduğunu ve bu çokdilliliğin modern dil eğitimine katkılar sunduğunu göstermektedir. Sonuç olarak, dilsel çeşitliliğin tarihsel bağlamda çok katmanlı bir yapı arz ettiği gözlemlenmiş; bu durumun, dil-kimlik-kültür etkileşiminin uzun dönemli tarihsel süreçler üzerinden daha bütüncül bir biçimde analiz edilmesine imkân sunduğu değerlendirilmiştir.
This study aims to analyse the historical development of the languages spoken in the Lake Van Basin from antiquity to the present day and to evaluate the reflections of this multilingual structure on contemporary language education policies and practices. In the research, historical document analysis method was used; qualitative data were collected in line with archaeological finds, inscriptions, historical texts, ethnographic reports and contemporary academic studies. The data obtained were analysed with the descriptive analysis technique and it was revealed how the languages transformed in the context of sovereignty relations, migration movements, religious transformations and cultural interactions in the region. In the study, the concepts of language change, multilingualism and cultural interaction are discussed as the theoretical framework. The findings show that there is a wide range of languages ranging from Urartian, Old Armenian, Syriac, Arabic, Persian and Ottoman Turkish to contemporary Turkish, Kurdish and Zazaki. This historical multilingualism has played an important role in the formation of the cultural structure and social diversity of the region. The findings show that the region has a rich heritage in terms of language education and that this multilingualism contributes to modern language education. As a result, it has been observed that linguistic diversity has a multi-layered structure in the historical context; this situation is considered to allow a more holistic analysis of language-identity-culture interaction through long-term historical processes.
Lake Van Basin Language Education Multilingualism Historical Languages Cultural Interaction
| Primary Language | English |
|---|---|
| Subjects | World Languages, Literature and Culture (Other) |
| Journal Section | Issue |
| Authors | |
| Early Pub Date | October 30, 2025 |
| Publication Date | October 30, 2025 |
| Submission Date | April 7, 2025 |
| Acceptance Date | October 6, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Issue: Van Gölü Havzası Özel Sayısı |
Journal of Yüzüncü Yıl University Graduate School of Social Sciences is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).