Educational systems characterized by accelerated and squeezed epistemological paradigms of the 21st century, increasingly widespread and evident on both national and global scales, and having some negative effects on individuals' mental and physical processes, mechanisms and pedagogical well-being, have increasingly made the processes of effective epistemological access, acquisition and healthy epistemic construction problematic, made it difficult to understand digital information sources and repertoires, rapidly grew and expanded without digesting and utilizing from systemic reserves or manifestations, and prevented the healthy functioning of institutional, social and individual dialectical processes, and mediated the emergence of some blockages and disruptions in educational and training processes as well as the deterioration of educational well-being processes. As a result, individuals tend to consume knowledge in a short time without developing in-depth understanding and ways of thinking. This situation also prevents the knowledge from being constructed correctly and adapted to life and from going through a number of critical and analytical dialectical processes. In this study, in line with the postulates foreseen by the qualitative methodology and within the framework of a mixed method, the negative effects of compressed and accelerated epistemology on global pedagogies in general and national pedagogies in particular are examined.
21.Yüzyılın hızlandırılmış ve sıkıştırılmış epistemolojik paradigmaları ile karakterize, gerek ulusal, gerekse küresel ölçekte giderek yaygınlaşıp belirginleşen ve bireylerin zihinsel ve bedensel süreç ve mekanizmaları ve pedagojik iyi-oluş durumları üzerinde birtakım olumsuz etkiler uyandıran eğitimsel sistemler etkili bir epistemik erişim, edinim ve sağlıklı bir epistemik inşaa süreçlerini artan bir biçimde problematik hale getirmiş, dijital bilgi kaynakları ve repertuarların doğru bir biçimde anlaşılmasını zorlaştırarak, sistemik rezerv ya da dışavurumları öğütülüp sindirilmeden, hızla büyüyüp genişleyerek, kurumsal, toplumsal ve bireysel diyalektik süreçlerinin sağlıklı bir biçimde işleyişini engellemiş, eğitim, öğretim süreçlerinde bir takım tıkanıklıklar ve aksaklıkların ortaya çıkmasına eğitimsel iyi-oluş süreçlerinin bozulmasına aracılık etmiştir. Bu durum, öğrenme ve öğretme süreçlerinin insanoğlunun bilişsel entelektüel süreç ve mekanizmalarının öngördüğü doğal işleyişin tamamen dışında sağlıksız bir biçimde gelişmesini, psikomotor becerilerinin takatinin kaldıramayabileceği denli oldukça problematik bir psikopatolojik epistemolojinin ortaya çıkışına da zemin hazırlamış, gereksiz ve anlamsız bir bilgi yüklenmesi ve zihin değişimi ile karakterize bir eğitimsel konjonktürün ortaya çıkmasına aracılık etmiştir. Sonuç olarak, bireyler derinlemesine anlayış ve düşünüş biçimlerini geliştirmeden, bilgiyi kısa sürede tüketme eğilimine girmektedirler. Bu çalışmada, nitelliksel metodolojinin öngördüğü postülatlar doğrultusunda ve karma bir yöntem çerçevesinde, sıkıştırılmış ve hızlandırılmış epistemolojinin, genel anlamda küresel, özel anlamda da ulusal pedagojiler üzerinde uyandırdığı olumsuz etkileri ele alınarak incelenmiştir.
| Primary Language | English |
|---|---|
| Subjects | Family Sociology |
| Journal Section | Issue |
| Authors | |
| Early Pub Date | October 30, 2025 |
| Publication Date | October 30, 2025 |
| Submission Date | April 18, 2025 |
| Acceptance Date | July 22, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Issue: Van Gölü Havzası Özel Sayısı |
Journal of Yüzüncü Yıl University Graduate School of Social Sciences is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).