Roma Anlaşmasının, Avrupa Birliğinin göstereceği faaliyetleri düzenleyen üçüncü maddesinde; iç pazarda rekabetin bozulmamasını sağlayacak bir sistemin kurulması öngörülmektedir. Bu nedenle sistemi kurmak amacıyla Avrupa Birliği rekabet kuralları Roma Anlaşması’nın 8594’üncü maddeleri arasında düzenlenmiştir. Türkiye’de ise Rekabet Hukuku ile ilgili kanunlar 1994 yılında yürürlüğe girmiş ve uzun süren çalışmalar sonucunda da Rekabet Kurumu kurulmuştur. Kanun, kapsamı açısından teoride tüm alanlara veya sektörlere karşı tarafsızdır; bir başka deyişle, ekonominin hiçbir sektörünün veya parçasının Kanun kapsamı dışında olduğu ifade edilmemiştir. Türkiye’nin ekonomik açıdan güçlenebilmesi için tek çözüm yolu teknolojik olarak üstün özelliklere sahip, kaliteli, dünya standartlarında, katma değeri yüksek ürünler üreten bir sanayi yaratmasıdır. Özellikle; AB üyeliğinin gündemde olduğu bu dönemde, Türkiye’nin yüksek rekabet gücüne sahip olduğugıda sanayinde ki rekabeti sürdürülebilmesi için sahip olduğu şartlarla yetinmeyip her zaman daha mükemmeli hedefleyen bir yönetim tarzını benimsemesi gerekmektedir
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2009 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Cilt: 23 Sayı: 1 |