I. Dünya Savaşı’ndan sonra harp Güney Bölgesi’nde devam etti. Daha savaş esnasında planlamalara giren İngiltere ve Fransa kendi aralarında Sykes-Picot Gizli Anlaşmasıyla Güney Bölgesi’ni işgal etmeyi düşündü. Bu amaçla bölgeyi belirli bir sınırsal tanımı olmayan “Kilikya” olarak tanımlayan işgalci devletler, ucu açık bir bölgesel tanımlamayla genişleyebilmeyi tasarladılar. Güney Bölgesi’ni işgal eden İngiltere ve Fransa, şehirler arasında ve hükûmetle kurulacak bağlantının bölge ahalisini heyecanlandıracağı gibi kendilerine karşı oluşabilecek tepkiden çekindi. Bu amaçla İngiliz ve Fransız işgal kuvvetleri; Antep, Adana, Maraş ve Urfa’nın dış dünyayla bağlantısını posta ve telgrafı sansürleyerek denetimi altına aldı. Her türlü muharebatın sansürlendiği gibi hükûmetle kurulacak resmî haberleşme de sansürlendi. Böylece dış dünyayla bağlantısı kesilen bu şehirlerde haberleşme yok denecek ölçüde azaldı. Ancak koşullar ne kadar zor olsa da vatanın selameti için haberleşmenin sağlanması gerekiyordu. Bu nedenle İngiliz ve Fransız askerinin yanısıra bölgenin haberleşme noktalarını çok iyi bilen Ermenilerin atlatılması lazımdı. Bunun için bölge ahalisi İngiliz ve Fransız sansürünü, farklı güzergah yolları veya şifreli haberleşmelerle atlatmaya çalıştı.
Bu makalede Millî Mücadele döneminde İngiliz ve Fransızların Güney Bölgesi’nde haberleşmeye uyguladığı sansür ele alınmıştır.
After WWI the war continued in the southern regions. Before the war was over Britain and France to invade the southern territories with the Sykes-Picot secret treaty. For this purpose, they gave the name of the region without the boundary definition of “Kilikya” and they planned an unlimited expansion. After the occupation, according to occupation forces, the relationship between the government and in other cities as well to excite the people were afraid of the reactions that can ocur against them. For this purpose, the Bristish and French occupation forces censored mail and telegraph traffic between the Antep, Adana, Maras and Urfa’s outside wold. Thus, these cities almost lost contact with the outside world. However, no matter what the circumstance were, this contact had to provided for solvation of the homeland. Therefore, in addition to occupation forces, the Armenians who knew the correspondence points of the region had to be overcome. For this purpose, local people tried to overcome the censorship of the occupation forces with different routes or encrypted communications.
In this article, the censorship applied by the British and French in the southern region during the national struggle was explained.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 36 Sayı: 101 |