Tarihimize “Ermeni Meselesi” ya da “Ermeni Sorunu” olarak geçen ve günümüzde de varlığını “Ermeni Soykırımı” olarak sürdüren, Batılı emperyalist devletlerin liderliğinde ve onların teşvikleri ile başlayarak devam etmekte olan Anadolu toprakları üzerindeki Ermeni ihtirasları konusu çok işlene gelmektedir. Bu meselenin tarihi literatüre girişi aşağıda da teferruatlı bir biçimde anlatılacak olduğu gibi, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonra olmuştur. Bu süreçten sonra bu meselenin git gide bir “devlet meselesi” halini almasından itibaren adı geçen dönemde özellikle II. Abdülhamit zamanında meselenin çözümlenmesi için Mabeyne birçok layiha ve raporlar sunulmuştur. Bunlardan birisi de ünlü Osmanlı müellif ve bürokratlarından Mehmed Mansur Efendi’nin 7 Şaban 1310 ( 24 Şubat 1893) tarihli layihasıdır.
Mehmet Mansur Efendi layihasında, Osmanlı Devleti’ndeki Ermeni olaylarının başlangıcını Yunan İsyanlarına kadar götürerek, Ermenilere yeni okullar açma hakkının tanınmasını ve bu okullarda özellikle Fransız papazların ders vermesine izin verilmesinin ileride gerçekleşecek olaylara zemin hazırladığını söylemektedir.
Mehmet Mansur Efendi Ermeni coğrafyasını, Ermenilerin ruh durumlarını, daha sonra da büyük devletlerin Ermeni politikalarını, birbirleriyle olan ilişkilerini bu devletlerin Ermenilere yaklaşım tarzlarını belirttikten sonra Osmanlı Devleti’nin varlığını sürdürmesi için izlemesi gereken politikayı tespit etmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2020 |
Gönderilme Tarihi | 10 Eylül 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Akademik Bakış Uluslararası Hakemli Sosyal Bilimler Dergisi [tr] |