Arm adduction and immobilisation of the shoulder in early days of modified radical mastectomy (MRM) is believed to prevent seroma formation. The aim of this study is to evaluate the effects of ipsilateral shoulder abduction and arm elevation on postoperative early complications of MRM, range of shoulder motion and pain during follow-up period. Fifty consecutive patients who had been operated vvith MRM and given radiotherapy to the chest wall have been evaluated. The patients in group 1 had infor-med to arm abduction and elevation while the others in group 2 wanted to have their arms adducted. Shoulder, arm and chest wall pain was evaluated vvith the Lent-Soma pain scale. Range of shoulder motion was evaluated vvith goniometer. The mean age of 25 patient in group 1 was 52.7 years, the days needed for ciosed suction drains was 6.3 vvith a total drainage of 860 mL. Five patients vvith seromas in this group needed aspirations vvith a drainage of 410 mL. These vaiues recorded for group 2 (n= 25) vvere 53.1 years, 6.7 days and 890 mL, respectively. Six patients in this group had seroma vvith a drainage of 490 mL. Tvvelve patients in group 1 reported grade 1 pain and 15 patients in group 2 reported grade 2 pain. Mean painless arm abduction rates vvere 134 ± 15.8 degree for group 1, and 131 ± 16.1 degree for group 2. The difference betvveen groups for range of shoulder motion was not significant (p= 0.421). Further research vvith more patients is needed for better evaluation of these parameters.
Modified radical mastectomy seroma range of motion guality of life.
Modifiye radikal mastektomi (MRM)'den sonra seroma oluşumunu azalttığı düşünüldüğü için ameliyattan sonraki 7-10 gün arası hastanın ameliyat tarafındaki kolu gövdesine bitişik tutulur ve omuz eklem hareketlerine bu süre içinde müsaade edilmez. Bu çalışmanın amacı mastektomi sonrası erken dönemde ameliyat tarafındaki omuzun abdüksiyonda, kolun elevasyonda tutulmasının erken mastektomi komplikasyonlarına ve omuz ağrısına etkisini araştırmak ve geç dönemde omuz eklem hareket açıklığına katkısını sorgulamaktır. Meme kanseri nedeniyle MRM yapılan ve göğüs duvarına radyoterapi uygulanan 50 ardışık hasta çalışmaya dahil edildi. Birinci gruptaki hastalar omuz egzersizlerine başlanana kadar omuzları abdüksiyon, kolları elevasyonda olacak şekilde yatırıldılar. İkinci gruptaki hastalar ise egzersizlere kadar geçen dönemde omuzları addüksiyonda olacak şekilde kolları gövdelerine yapışık şekilde tutuldular. Hastaların sübjektif ağrı şikayetleri, ağrısız olarak yapabildikleri omuz abdüksiyon seviyeleri ve ienfödem durumları tespit edildi. Her iki gruba 25'er hasta dahil edildi. Birinci grupta beş hastada seroma saptandı ve beş hastadan toplam 410 mL seroma drene edildi, ikinci grupta altı hastada toplam 490 mL seroma drene edildi. Sübjektif ağrı şikayetlerine göre, birinci gruptaki hastaların 12'sinde derece 1, ikinci gruptakilerin 15'inde ise derece 2 seviyesinde ağrı olduğu anlaşıldı. Altı ay sonunda birinci grupta hastaların ortalama 134 ± 15.8 derece omuz abdüksiyonunu ağrısız olarak yapabildikleri saptandı. İkinci grupta bu rakam 131 ± 16.1 derece olarak bulundu. Her iki grupta ikişer hastada kolda İenfödem tespit edildi. MRM yapılan hastalarda, ameliyat sonrası omuzun addüksiyonda tutularak hareketsiz bırakılmasının erken dönem yara komplikasyonlarını önlemedeki rolü tartışmalıdır. Omuzun açık tutulmasının geç dönem eklem hareket açıklığına katkısının araştırılması için daha geniş çalışmalara ihtiyaç vardır.
Modifiye radikal mastektomi seroma eklem açıklığı yaşam kalitesi.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2009 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Cilt: 42 Sayı: 3 |