Öz
Pb(II), Cd(II) ve Hg(II) gibi geçiş metal iyonları oldukça toksik olduğu için çevre sularında veya topraklarda bulunmaları istenmemektedir. Bu metaller çevrede birikebilir ve bitki ve hayvanlarda çok düşük konsantrasyonlarda bile toksik etkilere neden olabilirler. Öte yandan, Co(II), Ni(II), Cu(II) ve Zn(II) gibi bazı geçiş metalleri biyolojik önem taşımaktadır ve bu elementleri içeren çok sayıda metaloenzim bulunmaktadır. Bu elementler aynı zamanda yüksek konsantrasyonlarda canlılarda toksik etkilere neden olurlar. Bu nedenle, potansiyel sağlık ve ekolojik tehlikeler nedeniyle bu eser metallerin ayrıştırılması hayati öneme sahiptir. Eser miktarlarının ayrıştırılması ve önderiştirilmesi için en yaygın kullanılan teknikler ekstraksiyon, çöktürme ve şelatlama reçineleridir.
Birçok sanayi kuruluşu, boyaları, fenol ve türevleri, böcek öldürücüleri ve diğer organik kirleticileri içeren büyük miktarda atık suyunu boşaltmaktadır. Birçok toksik organik bileşik biyorefrakter olduğundan, geleneksel biyolojik arıtma bu tür atık su için etkisizdir. Adsorpsiyon, koagülasyon ve membran ayırma gibi bazı fizikokimyasal teknolojiler, kirleticileri sadece bir ortamdan diğerine aktararak daha ileri uygulamaları gerektirir. Organik kirleticilerin suya, karbondioksit ve diğer zararsız küçük moleküllere oksidasyonunu amaçlayan ileri oksidasyon işlemleri atık su arıtımında, özellikle de biyorefrakter kirleticiler için giderek daha önemli teknolojiler haline gelmektedir.
Bu çalışmada öncelikle bazı geçiş metal katyonlarının [Mn(II), Co(II), Ni(II), Cu(II), Zn(II), Pb(II), Cd(II), Hg(II)] sulu fazdan organik faza ekstraksiyonu, aminoketooksim ligandı kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Ligandın sulu fazdan organik faza olan sıvı-sıvı ekstraksiyonu sonucunda Cu(II) ve Hg(II) katyonlarının ekstraksiyonunda etkili bir şekilde kullanılabileceği tespit edilmiştir. Ayrıca metilen mavisi boyasının sulu ortamdan uzaklaştırılmasında ligandın Cu(II) kompleksinin etkinliği de araştırılmıştır. Yapılan çalışmalara göre ligandın Cu(II) kompleksinin sulu ortamdan oldukça iyi düzeyde boya uzaklaştırdığı belirlenmiştir.